TEÇ-SEN’den MEB önünde kariyer hakkı eylemi: Diplomalar balonlarla gökyüzüne uçtu

TEÇ-SEN, MEB'de görevde yükselme ve unvan değişikliği süreçlerinde yaşanan haksızlıklara dikkat çekmek amacıyla bakanlık önünde bir araya geldi. Genel Başkanvekili Salih Burçin Poyraz, sınav takvimlerinin düzensiz ve öngörülemez olduğunu, kariyer haklarının yıllardır göz ardı edildiğini söyledi.

Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası (TEÇ-SEN), Milli Eğitim Bakanlığındaki görevde yükselme (GYS) ve unvan değişikliği sınavlarının düzensiz, belirsiz ve sınavsız yürütülmesine dikkat çekmek amacıyla bakanlık önünde basın açıklaması yaptı.

“KARİYER HAKKI ENGELLENEMEZ”

Grup adına basın açıklamasını okuyan TEÇ-SEN Genel Başkanvekili Salih Burçin Poyraz, MEB merkez ve taşra teşkilatında görev yapan eğitim çalışanlarının kariyer haklarının yıllardır göz ardı edildiğini belirterek, “Millî Eğitim Bakanlığında (MEB) çalışan binlerce eğitim çalışanının kariyer hakkını, geleceğini ve adalet beklentisini kamuoyuna duyurmak için bir aradayız. MEB merkez ve taşra teşkilatında görev yapan; memur, teknisyen, şef, tekniker, mühendis ,şube müdürü, avukat ve sağlık hizmetleri içerisinde çeşitli pozisyonlara yükselebilecek arkadaşlarımızın kariyer hakkı yıllardır göz ardı edilmekte, sınav süreçleri, belirsiz ve keyfi bir şekilde yürütülmektedir. TEÇ-SEN olarak daha önce görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarında yaşanan sorunları ve çözüm önerilerimizi içeren kapsamlı AR-GE raporumuzu Bakanlığımıza resmi yazıyla ilettik. Sınav takvimlerindeki belirsizliklerin giderilmesi çağrımızı, kamuoyu ile de bir çok defa paylaştık.” dedi

“TAKVİM, DÜZEN VE ÖNGÖRÜ YOK”

Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen hâlâ bir takvim ve düzen olmadığına işaret eden Poyraz, şunları söyledi:

“Ancak aradan geçen 1,5 yıllık zaman diliminde ve tüm girişimlerimize rağmen bugün itibariyle; Milli Eğitim Bakanlığında, Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavları ne zaman yapılacak belli değildir. Bir takvim yoktur. Bir düzen yoktur. Bir öngörü yoktur... Ve en önemlisi: Çalışanın kariyer hakkını ve buna bağlı beklentisini, karşılayan bir mekanizma da yoktur. Son yapılan unvan değişikliği sınavının üzerinden beş yıla yakın bir zaman geçmiştir. Dahası, son yapılan görevde yükselme sınavlarında, ilan edilen bin 552 memur ve 288 şef kadrosu, sınav sorularının zorluk derecesi ve süreçteki diğer sorunlar nedeniyle boş kalmıştır. Bu durum; hem eğitimini tamamlamış binlerce eğitim çalışanını kariyer yapma imkânından mahrum bırakmış, hem de Bakanlığın kadro planlamasını ve işleyişini olumsuz yönde etkilemiştir. Yine Bakanlığımız sınavların açılmadığı zaman diliminde, teknik personel eksikliğini gidermek amacıyla, hizmet alımı yöntemiyle müşavir firmalardan tekniker, mühendis ve mimar istihdam etmek zorunda kalmış, kamuda tasarrufun istendiği bu dönemde milyonlarca lira kaynağı da heba etmiştir.”

“SINAV TARİHLERİ MEVZUATTA NETLEŞMELİ”

Poyraz, sınav tarihlerinin mevzuatta açık şekilde düzenlenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Milli Eğitim Bakanlığı Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınav takvimi, bugün fiilen “ne zaman uygun görülürse” açıklanan, çoğu kez sınava birkaç ay kala duyurulan, çalışanları belirsizlik içinde bırakan bir yapıya sahiptir. Sendika olarak yıllardır dile getirdiğimiz gibi: sınav tarihlerinin mevzuatta açık bir biçimde ele alınmaması, kariyer beklentisi içindeki eğitim çalışanlarını bir belirsizliğin içine hapsetmiştir. Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınav tarihleri “Milli Eğitim Bakanlığı Çalışma Takvimi”ne eklenmeli, bir faninin iki dudağı arasından çıkacak keyfi kararlara bırakılmamalıdır. Öngörülebilir ve düzenli bir takvim hâline getirilmelidir. Kariyer basamaklarının normalleşmesi, liyakatin işlemesi ve çalışan motivasyonunun korunması için; Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavlarının en geç iki yılda bir yapılması gerekmektedir. Bu periyodun açıkça yönetmelikte yer alması, tüm kadroları kapsayacak şekilde planlı ve öngörülebilir bir sınav sisteminin kurulması artık zorunlu hale gelmiştir. Bu periyot; eğitim çalışanların hayat planlaması yapabilmesi, Eğitim ve hazırlık süreçlerini makul bir takvimde yürütebilmesi, Bakanlığımızın da kadro ihtiyaçlarını önceden görüp planlayabilmesi açısından hayati bir önem taşımaktadır. Ayrıca; Önceki Sınav süreçlerinde, ilan edilen kadroların önemli bir bölümü, sınavların zorluk seviyesinden dolayı boş kalmıştır. Bu durum; soruların zorluk derecesinin unvanın gerekleriyle uyumlu olmadığına dair güçlü bir işaret taşımaktadır.” ifadelerine yer verdi.

Poyraz, taleplerini şu sözlere sıraladı:

  1. Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavları derhâl açılmalı, sınav takvimleri gecikmeye mahal vermeden açıklanmalıdır.
  2. Sınavlar; yönetmelikte açıkça belirtilecek tarihlerde, en geç iki yılda bir yapılmalıdır. Sınav takvimi “Milli Eğitim Bakanlığı Çalışma Takvimi”nin ayrılmaz bir parçası hâline getirilmeli, şeffaf ve standartı olan bir bir sistem kurulmalıdır.
  3. Sınav soruları, kadro ve görev tanımlarıyla uyumlu, ölçülebilir, anlaşılır ve adil bir zorluk düzeyinde hazırlanmalı; geçmişte kadroların boş kalmasına yol açan aşırı zorlayıcı uygulamalara son verilmelidir.
  4. Sınava tabi kadrolara yapılan sınavsız atamalar iptal edilmeli; kariyer ve liyakat ilkesi yalnızca kâğıt üzerinde değil, fiilen hayata geçirilmelidir.
  5. Madde Kapsamında gerçekleştirilmiş atamaların iptali için açtığımız ve kazandığımız davaların gereği derhal yerine getirilmelidir.

Açıklamanın ardından mülakat mağdurları, diplomalarını sembolize eden balonları gökyüzüne bırakarak hem yaşadıkları haksızlığı protesto etti.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber