Romanlarıyla ölümsüzleşen Peyami Safa kimdir?
64 yıl önce bugün hayatını kaybeden Peyami Safa, Türk edebiyatının en önemli romancılarından ve düşünce yazarlarından biridir.
Peyami Safa, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde doğmuş, Cumhuriyetin kuruluş ve erken dönemlerinde yaşamış; eserleriyle Türk edebiyatında derin izler bırakmıştır. Hem edebi hem de fikri yönleriyle çok yönlü bir kişilik olan Safa, psikolojik roman türünün öncülerinden sayılır ve doğu-batı çatışması, bireyin iç dünyası, toplumsal değişim gibi temaları eserlerinde ustalıkla işlemiştir.
Ankara'da Mamak ilçesine bağlı Peyami Safa Mahallesi bulunmaktadır.
PEYAMİ SAFA’NIN HAYATINA KISA BİR BAKIŞ
Peyami Safa, 2 Nisan 1899’da İstanbul’un Fatih semtinde, Sivaslı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası, ünlü şair ve yazıcı İsmail Safa’ydı. Ancak babasını henüz iki yaşındayken kaybetmesi, ailesini maddi ve manevi zorluklar içinde bıraktı. Annesi ve ağabeyiyle birlikte yoksulluk içinde büyüyen Safa, çocukluğunda geçirdiği kemik veremi hastalığı nedeniyle hayatı boyunca sağlık sorunlarıyla mücadele etti. Bu hastalık yıllarını özellikle "Dokuzuncu Hariciye Koğuşu" adlı romanında otobiyografik bir şekilde işledi. Eğitim hayatı, maddi imkânsızlıklar ve sağlık sorunları nedeniyle düzenli olamadı. Vefa Lisesi’nde bir süre öğrenim görse de okulu tamamlayamadı ve kendi kendini yetiştirdi. Genç yaşta yazıya yönelen Safa, 13 yaşında "Piyale" adlı bir dergide şiirler yayımlamaya başladı. Edebiyata olan ilgisi, onu erken yaşta yazın dünyasının içine çekti.
PEYAMİ SAFA’NIN EDEBİ KARİYERİ
Peyami Safa, edebiyat hayatında farklı türlerde eserler vermiş, ancak özellikle romanlarıyla tanınmıştır. Psikolojik tahlillere dayalı romanları, Türk edebiyatında bu türün yerleşmesine büyük katkı sağlamıştır. Eserlerinde genellikle bireyin iç dünyası, aşk, ahlaki çatışmalar, doğu-batı ikilemi ve toplumsal dönüşüm gibi temaları irdelemiştir. Ayrıca, popüler edebiyata da katkıda bulunmuş, "Server Bedi" takma adıyla macera ve polisiye türünde çok sayıda roman yazmıştır. Bu eserler, geniş kitlelere ulaşmasını sağlamış, ancak edebi derinlik açısından asıl eserleri kadar kalıcı olmamıştır.
PEYAMİ SAFA’NIN TRAJİK ÖLÜMÜ
Erzincan'da yedek subay öğretmen olarak görev yapan oğlu İsmail Merve'yi 27 Şubat 1961'de kaybedince büyük bir sarsıntı geçirdi. 15 Haziran 1961'de Çiftehavuzlar'da bir arkadaşının evinde tansiyon yükselmesi sonrasında beyin kanaması geçirdi ve hayatını kaybetti. Gazeteciler Cemiyeti yazarın ölümünün ardından bir bildiri yayımladı ve tüm gazetecileri cenaze merasimine davet etti. 17 Haziran 1961'de ise Şişli Camii'nde kılınan cenaze namazı sonrasında Edirnekapı Şehitliği'nde toprağa verildi. Aile mezarlığında 1970 yılında ölen eşi ile kendisinden kısa süre önce ölen oğlunun da mezarı yer almaktadır.
PEYAMİ SAFA’NIN ROMANLARI
Sözde Kızlar (1922)
Şimşek (1923)
Mahşer (1924)
Bir Akşamdı (1924)
Süngülerin Gölgesinde (1924)
Bir Genç Kız Kalbinin Cürmü (1925)
Canan (1925)
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (1930)
Fatih- Harbiye (1931)
Bir Tereddüdün Romanı (1933)
Matmazel Noraliya’nın Koltuğu (1949)
Yalnızız (1951)
Biz İnsanlar (1959)