Gürcistan'da restorant işleten Türk işletmeci Uğur Arda: "İlk geldiğimde dışarıda yemek yemeye çekindim"

Denizlili olan Uğur Arda, Gürcistan’ın Kutaisi şehrinde yaşayan ve burada restoran işleten bir Türk. Eşiyle İzmir’de tanışan Arda, eşinin Gürcü olması nedeniyle zamanla bu ülkeye yerleşmiş. 2014 yılından bu yana Gürcistan’da yaşayan Arda, şimdi “Barsa Restaurant” adlı işletmesinin başında.

Yan dükkânlarında ise hamur işi ağırlıklı çalışan “Dino Express” isimli bir yer var. Arda iki yerde de çalışıyor. Gürcü vatandaşlar ona söylemesi kolay geldiği için Arda ismiyle sesleniyor.

Kutaisi'de Türklerle Gürcülerin bir arada çalıştığı restoran örneklerine sık rastlandığını vurgulan Uğur Arda, "Gürcülerin yanında da çalışan Türkler var. İnsanlar gayet iyi anlaşıyor. Bu birliktelik işlerin gidişatını da olumlu etkiliyor." dedi.

"HER MİLLETTEN MİSAFİRİMİZ VAR, HER DAMAK TADI FARKLI"

Restorana gelen müşteriler arasında Türkiye’den gelenler önemli bir yer tutsa da, Arda özellikle Arap ülkelerinden ve Avrupa’dan gelen turistlerin ilgisinden memnun. Arda, Alman turistlerin de sık uğradığını söylüyor ve ekliyor: “Dünyanın her yerinden insanlar geliyor. Hem restoranımıza geliyorlar hem de alışveriş yapıyorlar. Kutaisi küçük bir şehir ama hareketli.”

Turistlerin yemek tercihlerini de gözlemleyen Arda, dini inançların bu konuda etkili olduğunu söylüyor: “Domuz eti tüketimi burada yaygın. Hinkali gibi geleneksel Gürcü yemeklerini çok seviyorlar ama Müslüman turistler daha çok kaçakori dedikleri yemekleri tercih ediyor. Daha çok kendilerine uygun olanları seçiyorlar.” dedi.

Restoranın menüsünde Türkiye standartlarına göre hazırlanmış lezzetler sunuluyor ancak Gürcü halkının baharatlı tatlara ilgisi nedeniyle küçük dokunuşlar da yapmış Arda. “Burada mantar çok seviliyor. Genelde bizim tariflere biraz baharat katıyorum, döneri Türkiye standartlarına göre hazırlıyorum fakat burada baharatlar sevildiği için sos ve baharatlar ekleyerek sunumu yapıyorum" diyor.

"İLK GELDİĞİMDE DIŞARIDA YEMEK YEMEYE ÇEKİNDİM"

Uğur Arda’nın Gürcistan’da bu işe başlamasında en önemli etken, domuz eti konusundaki hassasiyeti olmuş. Arda, “İlk geldiğimde dışarıda gönül rahatlığıyla yemek yiyemeyeceğimi fark ettim. Bazı yerlerde domuzla tavuğu karıştırarak yemek yapıyorlardı. Bu yüzden kendi yemeğimi kendim yapmak istedim. Bu da restoran açmama vesile oldu.” ifadelerine yer verdi.

Kutaisi’nin Gürcistan’ın diğer şehirlerine göre daha iyi şartlara sahip ve daha uygun fiyatlı olduğunu vurgulayan Arda, pasta ve fırın dükkanındaki ürünlerin 8 ila 15 lari arasında değiştiğini söylüyor. Yaz aylarında şehir biraz boşalsa da gelen turistlerin işleri ayakta tutmaya yettiğini belirtiyor.

"YENİLİK ŞART, STANDARTTAN ÇIKMAK GEREK"

Kutaisi'de restoran sektöründe çeşitliliğin sınırlı olduğunu gözlemleyen Arda, yenilikçi olmanın önemine dikkat çekiyor:
“Burada her şey çok standart. Aynı tip yemekler, aynı sunumlar. Farklılık yaratmak gerekiyor. Sadece yemek değil, başka konseptler de olabilir.”

"KADINLAR ÇOK ÇALIŞIYOR, AMA HERKES KENDİ EMEĞİNİ ORTAYA KOYUYOR"

Kadınların iş gücündeki rolüne dair gözlemleri de dikkat çekici. Kadınların çalışma hayatında yoğun şekilde yer aldığını ifade eden Arda, Türkiye’den gelenlerin internette gördüklerine aldanmamaları gerektiğini belirterek “Bazıları asgari ücreti çok düşük sanıyor ama öyle değil. Burada asgari ücret kişinin bilgisine, tecrübesine göre değişiyor. Hiç iş bilmeyene günlük 30 lari veriliyor. Zamanla yükseliyor.” dedi.

“TÜRKİYE GÜRCİSTAN İLİŞKİLERİ HALA SICAK”

Türkiye ile Gürcistan arasında karşılıklı giriş-çıkışların kolay olduğunu söyleyen Arda, kendi gözlemlerine dayanarak iki ülkenin halen iyi ilişkiler içinde olduğunu belirtiyor:
“Türkiye’ye gelen Gürcüler 3 ay kalabiliyor, biz buraya geldiğimizde 1 yıl kalabiliyoruz. Bu, aranın hâlâ iyi olduğunu gösteriyor.”

"BURADA EĞİTİM PARASIZ, ÇOCUKLAR İKİ DİLLİ BÜYÜYOR"

Arda, eğitim sistemiyle ilgili olarak da olumlu düşüncelerini paylaşıyor.

“Devlet okullarında ilkokul ve anaokul düzeyinde sadece yemek ücreti alınıyor. Eğitim ücretsiz. Üniversite ve lise biraz farklı tabii. Servis sistemi yok ama herkes çocuğunu kendisi getirip götürüyor." kendi çocuğuyla ilgili de konuşan Arda, "Çocuklar hem Türkçe hem Gürcüce konuşuyor. Ben Türkçeyi öğrenmesini önemsiyorum ama burada arkadaşlarıyla uyum içinde büyüyor. İngilizce dışında Almanca, Rusça gibi dilleri de öğretiyorlar." dedi.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber