CHP'li Emir'den "İmralı" ziyaretine ilişkin açıklama: İmralı’ya utanarak gittiler!
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Komisyon heyetinin İmralı'ya gerçekleştirdiği ziyarete ilişkin, "Utangaç bir şekilde İmralı'ya gittiler. Sayın Hüseyin Yayman’ın düştüğü durum gerçekten üzüntü verici. Türkiye'nin demokratikleşme sürecine olumlu katkı vermemiş bir ziyaret olmuştur." dedi.
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Sözcü TV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı ve açıklamalarda bulundu.
"İMRALI’YA UTANARAK GİTTİLER"
CHP'nin İmralı ziyaretine üye vermediğini anımsatan Emir, komisyonun İmralı'ya utanarak gittiğini ileri sürerek, "Utangaç bir şekilde İmralı'ya gittiler. Yani alelacele gidelim. Çok tartışmadan gidelim ama resim vermeden gidelim. Sanki böyle gitmemiş gibi yapalım. Sayın Hüseyin Yayman’ın düştüğü durum gerçekten üzüntü verici." dedi.
Türkiye'nin birçok sorunu olduğunu ifade eden Emir, "Örgütlenme özgürlüğü, basın özgürlüğü, temel hak ve özgürlüklerin kullanımı genişletilir ise anayasada yazdığı gibi yaşama geçirilirse aslında Türkiye kazanmış olacak. Ama sadece terörü bitirelim. Bu konuya odaklanalım. Bunun dışında hiçbir şey görmeyelim. Hiçbir şeyi duymayalım. Bunca hukuksuzluklara ses çıkarmayalım, hatta bunları arttırarak yapmaya devam edelim ama diğer tarafıyla biz Türkiye'ye demokrasi getireceğiz, işte toplumsal barışı sağlayacağız iddiası. Çok ayakları havada kalan bir iddia zaten. Tam da bu nedenle bu sürecin önündeki en büyük tehlikede bu sürecin sadece bir konuya ve bir meseleye sıkıştırıldı." değerlendirilmesinde bulundu.
CHP'nin İmralı ziyaretine üye vermemesinin temel nedeninin sordukları sorulara cevap alamadıklarını dile getiren Emir, "Bu işin asıl yürütücüsü olan iktidar partisi ve onun Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır. Erdoğan, 'Barış için İmralı’ya gitmek zorundayız” diye anlatamadı. Çözümden yana olmak için, barış için mutlaka İmralı'ya bizzat gitmek gerekiyor. Neden sorusunun cevabı yok. Biz şunu söyledik, sürece katkı verebilecek herkesin her şekilde katkı vermesi, dinlenmesi, önerilerinin alınması çok önemli. Ama bunun biricik yolu tek yolu yegane yolu milletvekillerine olacak bir heyetin İmralı'ya gitmesi midir? Niye böyle olsun? Sorumuza hiç kimse cevap veremedi. Hâlâ bu sorunun cevabı yok. Biz gitmedik." ifadelerini kullandı.
Emir, Komisyon heyetinin İmralı'ya gerçekleştirdiği ziyarete ilişkin, "Türkiye'nin demokratikleşme sürecine olumlu katkı vermemiş bir ziyaret olmuştur." dedi.
İmralı'ya gerçekleştirilen ziyarette tutanakların bir an evvel açıklanması gerektiğini belirten Emir, "Biz öteden beri bu sürecin mutlaka halkın gözü önünde şeffaf bir şekilde yapılması gerektiğini söyledik. Öcalan'la görüşüldü. Tam tutanak tutulduğu anlaşılıyor. O tutanakların elbette ki komisyonla paylaşılmasında yarar görürüz." açıklamasında bulundu.
"‘ÇORBA DAĞITIN’ DİYE SUÇLAYACAK KADAR ŞUURLARINI KAYBETMİŞLER"
ABB Başkanı Mansur Yavaş’a açılan “çorba soruşturmasına” ilişkin Emir, şunları söyledi:
“Sayın Mansur Yavaş, zaten bence insanlık dersi veriyor. Yavaş, belediyenin yani kamu kaynaklarını halkı için kullanıyor. Huzur içerisinde mutlu yaşaması için her türlü görevi yerine getirmekle görevli belediyenin elbette ki öğrencilere o zor koşullarda Ankara’nın soğuğunda sabahın bir vaktinde belki de cebinde harçlığı olmayan gençlerimize bir kâse çorba vermesinin anlamını anlayamayacaklara insanlık dersi verdi. İnsanlıktan kopmuş kişilere bir ders verdi. Tabii burada aslında yapılmak istenenin her yoldan yani o önlerine gelen her dosya üzerinden Sayın Yavaş’a dava açıp o davalarla onu bir kıskaç altına almak onu sıkıştırmak. Hizmetlerini yapamaz hale getirmek, korkutmak ve bunun üzerinden de yine bir siyasi dizayn, siyasi mühendislik yapmak çabası içerisinde olduklarını görüyoruz. Ama burada garip olan yani biz bunları zaten biliyoruz, yapıyorlar ama garip olan çorbaya kadar düşmüş olmaları. Yani ‘çorba dağıtın’ diye suçlayacak kadar şuurlarını kaybetmişler. Yolsuzluk yok, doğru dürüst bir zenginleşme yok. Sayın Mansur Yavaş’ın boğazımdan bir kuruş geçmemiş. Şimdi bula bula çorbayı buluyorlar. AK Partili Gaziantep Belediyesi bugün itibariyle 33 noktada “ücretsiz çorba” dağıtmaya başladık diye gururla söylüyor. Evet doğru yapıyor, tebrik ederiz, kim yaparsa yapsın yani çorba dağıtıyor nihayetinde. Gençlere çorba dağıtıyor ve sosyal belediyeciliğin birçok örneğini en iyi şekilde veren sayın Mansur Yavaş, Türkiye’de bir ekol oldu. Yavaş, hiç kimseyi ayırt etmeden herkese eşit mesafede kimsenin siyasi düşüncesine veya başka bir özelliğine bakmaksızın ihtiyacı olan herkese yardım ediyor. Yavaş, 86 milyonun gerçekten onayını almış bir başkan.”