Ağaçlarla konuşan adam: Ziya Yıldırım’dan doğadan sanata eşsiz dokunuşlar
Yozgat’ın Akdağmadeni ilçesinden emekli olan ahşap ustası Ziya Yıldırım, emeklilik sonrası doğayla kurduğu bağ sayesinde sanatla dolu yeni bir hayatın kapılarını araladı. Ağaçların doğal formuna müdahale etmeden onları sanat eserine dönüştüren Yıldırım, ‘ağaçlarla konuşan adam’ olarak anılıyor.
Yozgatlı Dernekler Federasyonu tarafından düzenlenen Yozgat Kültür ve Sanat Günleri’nde stant açan ahşap ustası Ziya Yıldırım, ahşap işçiliğine nasıl başladığını ve sanatını nasıl yaptığını Yeni Ankara muhabirine anlattı. Yıldırım, şöyle konuştu:
“HER AĞAÇ BİR DEKOR”
Emekli olduktan hemen sonra bu işe başladım. 5 yıldır ahşap işleriyle uğraşıyorum. Akdağmadeni genellikle ormanlık bir bölgedir. Oradaki ağaçlar, işe yarayıp yaramadıkları bakış açısına bağlı olarak değerlendirilir. Bu yüzden ağaçlardan birbirine benzeyen ürünler yapıyorum. Örneğin: abajur, lambader, saat gibi çeşit çeşit ürünleri, türlerine göre yapıp sergiliyorum. Mesela Ankara’ya bir ürün verdiğinizde, onun aynısını tekrar yapmam mümkün değil. Çünkü bu ürünler tamamen doğal ağaçtan yapıldığı için her biri farklıdır. Benzerini yapabilirim ama birebir aynısını yapmak imkânsız. Yozgat’ın Akdağmadeni bölgesi bu tarz eserleri üretmeye çok uygun. Ağaç bakımından zengin bir bölge. Ağaçlar bana göre birer dekor gibidir. Her biri farklı bir şey ifade eder, adeta kendi diliyle konuşur. Adeta ‘Ben buyum, beni şuna dönüştür’ der gibi.
AĞAÇLARLA KONUŞAN ADAM
Ürünleri doğal halleriyle bırakıyorum. Ağacı kendime uydurmuyorum; tam tersine, ben kendimi ağacın şekline uyarlıyorum. Hangi şekle benziyorsa, ona göre canlandırıyorum. Örneğin, bazı parçalara bazı ürünler koyulmaz. Yani ağacın yapısına göre parçalar birbiriyle uyumlu olacak. Ürünlerde boyama falan yok; doğrudan ağacın kendisidir. Yalnızca zımparalanıyor, ardından vernikleniyor. Kendime ‘ağaçlarla konuşan adam’ diyorum. Çünkü insanlarla uğraşmak zordur; ben de ağaçlarla uğraşmayı tercih ettim.
“HER AĞAÇ EŞSİZ, HER ESER TEK”
İşimde genel olarak mağazalara toplu satış yapıyorum. Bu iş, özellikle gençlerin ilgilenmesi gereken en güzel uğraşlardan biri. Çünkü hem sevilen, hem de ihtiyaç duyulan bir meslek. Akdağmadeni’nde o kadar çok talep var ki internet üzerinden gönderim yapamıyorum. Kargoyla göndermek mümkün olmuyor. Çünkü her ürün doğal ağaçtan yapıldığı için birbirinden farklı oluyor. Ambalajlamak, kutulamak gerçekten çok zor. Eğer bu işi büyükşehirde yapmış olsaydım, çok daha büyük imkânlar olurdu.