Gazze’de sağlık çalışanlarına baskı: 361 kişi gözaltında
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı, İsrail güçlerinin alıkoyduğu yüzlerce sağlık personelinin, cezaevlerinde son derece ağır koşullar altında tutulduğunu ve akıbetlerinin gizlendiğini açıkladı. Hükümet yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, Gazze'deki muamelenin “felaket boyutuna” ulaştığı vurgulandı.
Gazze'de Sağlık Bakanlığının açıklamasında, İsrail ordusunun Gazze’deki sağlık sistemini hedef aldığı, görevleri başındayken gözaltına alınan 361 sağlık çalışanının hapishanelerde zorla kaybedildiği belirtildi. Bakanlık, bu kişilerin nerede tutulduklarının gizlendiğini, ailelerinin ve bağımsız insan hakları kuruluşlarının kendileriyle iletişim kurmasının engellendiğini bildirdi.
Sağlık personelinin ağır ve insanlık dışı şartlarda hapishanelerde tutulduğuna dikkat çekilen açıklamada, “İsrail yönetimi sağlık çalışanlarını yalnızca görevlerini yerine getirdikleri için cezalandırıyor. Gazze halkına sağlık hizmeti sunmaya çalışan doktorlar, hemşireler ve sağlık teknisyenleri kötü muameleye maruz bırakılıyor. Bu durum artık dayanılmaz bir boyuta ulaştı” sözleri kullanıldı.
ULUSLARARASI TOPLUMA ÇAĞRI
Gazze Sağlık Bakanlığı, özellikle Birleşmiş Milletler (BM), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Kızılhaç başta olmak üzere tüm uluslararası kuruluşlara seslenerek İsrail üzerinde baskı kurulmasını ve alıkonulan sağlık çalışanlarının derhal serbest bırakılmasını istedi. Açıklamada, “Sağlık çalışanlarının özgürlüğü yalnızca onların değil, tüm Gazze halkının sağlık hakkı için hayati öneme sahiptir” denildi.
GAZZE’DE SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKÜŞ NOKTASINDA
Uzun süredir abluka ve saldırılar nedeniyle ciddi bir insani kriz yaşayan Gazze’de sağlık sisteminin çöküşün eşiğinde olduğuna dikkat çekildi. Bakanlık, ilaç ve tıbbi malzeme eksikliğinin yanı sıra sağlık personelinin sistematik şekilde hedef alınmasının, bölgedeki sivillerin yaşam hakkını doğrudan tehdit ettiğini vurguladı.
Gazze’deki sağlık çalışanlarının maruz kaldığı bu durum, uluslararası insan hakları hukukunun açık ihlali olarak değerlendirilirken bakanlık yaşananların belgelenmesi ve hesap sorulması için dünya kamuoyunu harekete geçmeye çağırdı.