Küçükbaşla geçen büyük hayat mücadelesi
Kırıkkale’de köyde hayvancılıkla uğraşan Göbel kardeşler, küçükbaş hayvanların peşinde geçen ömürleriyle hem doğayla iç içe bir hayat sürüyor hem de geçimlerini sürdürüyor.
Yılın her mevsiminde hayvanlarının peşinden dağ bayır demeden koşturan Metin Göbel, şehir hayatına uyum sağlayamadıklarını belirterek, "Çarşıya, Kırıkkale'ye gittiğimizde hastalanır gibi oluyorum, hayvanların peşinde mutlaka gezmemiz lazım. Aynı çocuklarımız gibi bakıyoruz onlara" dedi.
Kırıkkale'nin merkez ilçesine bağlı Ulaş köyünde yaşayan Metin ve Emin Göbel kardeşler, çocukluklarından bu yana küçükbaş hayvancılığı sürdürüyor. Göbel kardeşler, doğayla iç içe geçen yaşamlarında, hayvanlarına adeta evlatları gibi bakarak mesleklerini özveriyle yapıyor. Köy yaşamının zorlu doğa şartlarına alışkın olsalar da doğayla burun buruna olmanın getirdiği zorluklar da zaman zaman yüzlerini gösteriyor. Bu yıl yaşanan olayda, köy çevresinde dolaşan kurtlar, Göbel kardeşlerin 4 koyununu telef etti.
250 küçükbaş hayvan besleyen 44 yaşındaki Metin Göbel, hayvancılık işini severek yaptıklarını vurgulayarak "Bu işi severek yaptığımız için vaktin nasıl geçtiğini anlamıyoruz. Severek peşlerinde geziyoruz. Bunları doyurmadan gitmeyiz, önce onlar doyar, sonra biz de doyarız. Bunlar doymadan zaten biz yemek falan yemeyiz. Köyde bu hayvanları seversen yaşarsın, sevmezsen zaten köyde de duramazsın. Biz çocukluktan beri babamızla beraber hayvancılığa alıştık. Çarşıya, Kırıkkale'ye gittiğimizde hastalanır gibi oluyorum, illa köye gelmek istiyorum. Şehirde duramıyoruz, hayvanların peşinde mutlaka gezmemiz lazım. Aynı çocuklarımız gibi bakıyoruz onlara" dedi.
Hayvanlarını tehdit eden doğal tehlikelere de değinen Göbel, "Kışın bir koyunumu kurt yaraladı, bir hafta sonra öldü. Bir koyunumuzu da yedi, iki koyunumuz kayboldu. Kurt, akrep, yılan gibi hayvanların yüzü soğuktur, görünce insan ürperiyor. Hayvanlarımız da kurttan çok korkuyor. Bizim tek düşmanımız kurt" ifadelerini kullandı. 45 yaşındaki Emin Göbel ise normalde kepçe operatörlüğü yaptığını, iş olmadığı zamanlarda kardeşine yardım ettiğini söyledi. Göbel, "Sabah çıkıyoruz, akşama kadar hayvanları yayıyoruz. Bazen akşam dağda kalıp sabah eve dönüyoruz. Üç-beş gün köye inemediğimiz zamanlar oluyor. Yukarıdaki köylerde hayvanları otlatıyoruz" şeklinde konuştu.
Göbel kardeşlere zaman zaman Emin Göbel'in 7 yaşındaki oğlu Yusuf da eşlik ediyor. Küçük Yusuf, doğayla haşır neşir olarak büyüyerek hayvancılık çalışmalarına katılıyor ve köy yaşamına şimdiden uyum sağlıyor.