Türkiye Ziraatçılar Derneği'nden önemli açıklamalar: Ankara arıcılığında verim neden düşük? Kızılcahamam, Çubuk, Ayaş öncü!
Türkiye Ziraatçılar Derneği Ankara Şube Yönetim Kurulu Başkanı Ali Fuat Güler, Ankara'da arıcılık mesleğine ilginin azaldığını söyleyerek, "Son yıllarda biraz ilgi arttı o da belediyenin katkılarıyla oldu. Aşağıdan bir nesil gelmiyor. O neslin arıcılık yapması gerek" dedi.
Türkiye Ziraatçılar Derneği Ankara Şube Yönetim Kurulu Başkanı Ali Fuat Güler, arıcılığın Ankara'daki durumunu Yeni Ankara'ya değerlendirdi. Güler, arıcılıkta öne çıkan ilçelerin Kızılcahamam, Çubuk ve Ayaş olduğunu açıkladı.
"ARICILIK HEM KÂRLI HEM AZ MASRAFLA YAPILAN BİR MESLEKTİR"
Arıcılığın bilinenin aksine az masraflı olduğunu ve zaman geçtikten sonra yüksek gelir elde edilebileceğini söyleyen Güler, "Arıcılığa başlamayan isteyen öncelikle bu işi biraz öğrenmesi lazım. Daha sonra yapa yapa öğrenir. Üç beş kovandan fazlasıyla başlanmamalı, arıcılığı bilmediği için arıları öldürebilir. Başlarken çok masraflı bir iş değildir. Bugünkü fiyatıyla üç bin lira yaklaşık bir kovan. Diğer malzemelerle de 20-25 bin lira tutar. İleriki yıllarda bal aldıkça sayı artırılabilir. Arıcılık hem kârlı hem az masrafla yapılan bir meslektir" açıklamasında bulundu.
"ANKARA'DAKİ ARICILAR İŞİ YAPAMADIĞINDAN VERİM DÜŞÜYOR"
Arıcılık mesleğine gereken özenin gösterilmemesinin verimi düşürdüğünü dile getiren Güler, "Ankara'da maalesef çok rağbet görmüyor arıcılık. Çiftçiler arıcılığa çok ilgi göstermiyor. Son yıllarda biraz ilgi arttı o da Ankara Büyükşehir Belediyesinin katkılarıyla. Ankara'da sanırım 90 bin civarında kovan var. Ama verim düşük. Bu işi iyi yapamadıkları için yüksek verim elde edilmiyor. Ayaş, Kızılcahamam ve Çubuk daha öne çıkıyor. İlkbaharı kaçırmamak gerekiyor. Yani güney taraflarda daha az güney yamaçlarda daha çok. Kızılcahamam, Çubuk ve Ayaş ilçeleri Ankara'da öne çıkan ilçelerden" ifadelerini kullandı.
"KIRSALDA ÇİFTÇİNİN YAŞ ORTALAMASI YÜKSEK"
Güler, kırsal kesimde yaşayan nüfusun azalmasının çiftçiliği ve arıcılığı olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, "Köylerde öğretmen, imam az olduğu için arıcılık ile ilgilenen de çok yok. Zaten çiftçi sayısı da çok düştü. Kırsalda yaşayan nüfus, Cumhuriyet'in ilk yıllarında yüzde 75-80 iken bugün yüzde altıya düşmüş. Kırsalda kimse durmuyor. Yetiştirilen ürünler para etmediği için orada yaşayanlar da şehre geliyor. Kırsalda çiftçinin yaşı da çok ilerledi. Aşağıdan bir nesil gelmiyor. O neslin arıcılık yapması gerek" diye konuştu.