Medya sektöründe "çocuk" işçiliği sorunu büyüyor!

Araştırmacı-Gazeteci Özgür Hüseyin Akış, Türkiye’de "çocuk" işçiliğinin yalnızca sanayi ve hizmet sektörlerinde değil, medya sektöründe de büyüyen görünmez bir sorun olduğunu söyledi.

"Bez Bebek" dizisinin oyuncularından Asena Keskinci, çocuk yaşta sette bir oyuncu tarafından mobbinge uğradığını açıkladı. Oyuncu Keskinci'nin açıklamalarının ardından Türkiye'de "çocuk işçi" konusu yeniden gündeme taşındı.

Konuya ilişkin Yeni Ankara'ya değerlendirmelerde bulunan Araştırmacı - Gazeteci Özgür Hüseyin Akış, çocuk işçiliğinin sanayi ve hizmet alanlarının ötesine taşarak medya sektöründe de derinleştiğini söyledi. Akış, Yeni Ankara’ya yaptığı açıklamada,Çocuk emeğinin bugünü ve geleceği birlikte tüketen yapısal bir sorun.” dedi.

ÇOCUK İŞ CİNAYETLERİ: “BUGÜNLERİYLE BİRLİKTE GELECEKLERİ DE ALINIYOR”

Akış, Türkiye’de çocukların yalnızca fiziksel olarak değil, duygusal ve zihinsel olarak da ciddi risklerle karşı karşıya olduğunu ifade ederek, son yıllarda artan çocuk iş cinayetlerini hatırlattı.

Çocuk işçi ölümlerine ilişkin Akış, şunları söyledi:

“Yaralanmaların, sakatlanmaların ya da hiç duyulmayan olayların toplamını bilmiyoruz. Çocukların yalnız bugünleri değil, bütün gelecekleri de ellerinden alınıyor. Ortada görmezden gelinen büyük bir yapısal sorun var.”

Yoksulluğun çocuk işçiliğinin temel belirleyeni olduğunu söyleyen Akış, “Meslek edinsin, aile bütçesine katkı sağlasın” düşüncesinin çocukları işyerlerine taşıyan en güçlü nedenlerden biri olduğuna işaret etti.

RAKAMLAR GERÇEKLERİ YANSITMIYOR

Gazeteci Akış’a göre resmî veriler, çocuk emeğinin boyutunu tam olarak ortaya koymuyor. TÜİK’in açıkladığı 970 bin çocuk işçi sayısının gerçeğin oldukça gerisinde olduğunu belirten Akış, kayıtsız çocuklarla birlikte bu sayının 2 milyonu aştığına dair değerlendirmelerin bulunduğunu söyledi.

Akış, “Türkiye’de 12 milyondan fazla yetişkin işsizken çocukların işgücünde yer alması büyük bir çelişkidir” dedi.

ANKARA’DAKİ SETLERDE GÖRÜNMEYEN ÇOCUK EMEĞİ: “OYUNCU DENİYOR AMA İŞÇİ”

Medya alanındaki çocuk emeğine özel olarak dikkat çeken Akış, Ankara’da giderek büyüyen prodüksiyon ağının çocukları da içine aldığını belirtti.

Akış, kast ajansları üzerinden kısa film, reklam, tanıtım videoları ve yerel yapımlarda çok sayıda çocuğun çalıştırıldığını ifade ederek, şunları kaydetti:

“Yasal olarak oyuncu statüsünde görünmeleri, onların çocuk işçi olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Çocuklar uzun set saatlerinde çalıştırılıyor; oyun, dinlenme ve eğitim gibi temel ihtiyaçların geri plana itildiği durumlar yaşanıyor.”

Ankara’da prodüksiyon şirketlerinin artmasıyla çocuk oyuncuların ajanslar üzerinden sistemli şekilde işe yönlendirildiğini aktaran Akış, ancak aynı oranda bir denetim mekanizmasının oluşmadığını vurguladı.

“ROL İLE GERÇEK ARASINDAKİ ÇİZGİYİ BİLMEYEN ÇOCUKLAR ETKİLENİYOR”

Akış, set ortamında çocukların sık sık yetişkin duygularını ezberlemek zorunda bırakıldığını, bunun da uzun vadede psikolojik etkilere yol açabileceğini ifade ederek, “Rol ile gerçek arasındaki bağı bilmeyen çocuklara büyük duygular yükleniyor. Bu durumun yaratabileceği duygu bozuklukları hiç hesaba katılmıyor. Eğitimine ara veren bir çocuğun geleceğine düşen boşluk bir reklam filmiyle telafi edilemez.” dedi.

“BUGÜN KUTLANACAK BİR ÇOCUK HAKKI YOK”

Araştırmacı- Gazeteci Akış, sözlerini şöyle tamamladı:

“Çocukların hiçbir alanda sömürü nesnesi yapılmadığı, yetişkinlerle eşit haklara sahip bireyler olarak görüldüğü bir düzen kurulmadıkça Çocuk Hakları Günü’nün kutlanacak bir tarafı yok. Bugün dünyanın genelinde kutlanacak bir çocuk hakkı maalesef yok.”

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber