Kuğulu Park’ta “20 Eylül Dünya Jinekolojik Kanserler Farkındalık Günü” etkinliği düzenlendi

Kuğulu Park’ta “20 Eylül Dünya Jinekolojik Kanserler Farkındalık Günü” dolayısıyla çeşitli etkinlikler düzenlendi.

"20 Eylül Dünya Jinekolojik Farkındalık Günü" olarak kabul ediliyor. Türkiye’de jinekolojik hastalıklara dikkati çekmek amacıyla çeşitli farkındalık etkinlikleri düzenleniyor. Bu kapsamda Kanserle Dans Derneği ve Çankaya Belediyesi işbirliğince “20 Eylül Dünya Jinekolojik Kanserler Farkındalık Günü” dolayısıyla etkinlik düzenlendi.

Kuğulu Park’ta düzenlenen etkinlikte Prof. Dr. Fırat Ortaç, Prof. Dr. Esra Kuşçu, Prof. Dr. Özden Altundağ, Prof. Dr. Arzu Oğuz, Prof. Dr. Nejat Özgül, Prof. Dr. Murat Gültekin, Prof. Dr. Kadri Altundağ, Doç. Dr. Hüseyin Akıllı vatandaşları bilgilendirerek, hastaların ve vatandaşların sorularını yanıtladı.

Kanserle Dans Derneği Başkanı Sevil Gürkan, derneğin amacının erken tanı (kanser) konusunda farkındalık çalışmaları yaptığını söyledi.

Türk Jinekolojik Derneği Sekreteri ve Başkent Üniversitesi Jinekolojik Onkoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nejat Özgün ise Yeni Ankara’ya yaptığı açıklamada, Türkiye’de erkeklerde akciğer, kadınlarda ise başta meme, rahim ağzı ve yumurtalık kanser türlerinin en çok görüldüğünü söyledi.

Türkiye’de her yıl 20 bin kadının meme kanseri tanısı aldığını belirten Prof. Dr. Özgün, meme kanseri tanısı alan birçok kadının hayatını kaybettiğine dikkati çekti.

Prof. Dr. Özgün, Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezleri’nde (KETEM) 40-70 yaş aralığındaki kadınlara mamografik tarama yapıldığını anımsatarak, “KETEM’lerde 40 yaşına gelmiş her kadın mamografi testlerini 2 yılda bir yaptırabilir. 70 yaşına kadar bu devam ediyor ve ücretsiz yapılıyor.” dedi.

Prof. Dr. Özgün, rahim ağzı kanserini erken evrede engelleme ihtimalinin çok yüksek olduğunu, kanserden korumak için mutlaka belli yaşlarda kadınları aşılamak gerektiğini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Rahim kanserine yılda yaklaşık 6 bin 500 kadın yakalanıyor, bu kanser türünde ölüm oranı daha düşük. Tabii yaklaşık 2 bin civarında kaybediyoruz. Üçüncü yumurtalık kanseri. Yumurtalık kanserine her yıl 4 bin 500 kadın yakalanıyor. Ve ne yazık ki yumurtalık kanserini geç evrede yakaladığımız bir kanser türü ve tarama programı olmadığı için de bu kanserlerde başarı şansımız düşüyor. Ama rahim ağzı kanserinde 2 bin 500 kadın her yıl yakalanıyor. Bunun biz bin 500'ünü kaybediyoruz. Aslında rahim ağzı kanserinden bir kadının ölmesi mümkün değil. Çünkü erken dönemde bulgu veriyor ve son derece basit bir SİMİR veya HPV testiyle bunu yakalamak mümkün. Ama ne yazık ki Türkiye'de rahim ağzı kanseri olan kadınların üçte ikisi ileri evrede yakalanabiliyor. Bu da kadınların doktordan utanması, jinekolojik muayeneden utanması nedeniyle doktora gitmiyor. Bu nedenle rahim ağzı kanseri geç fark ediliyor.”

Prof. Dr. Özgün, kanserden korunmanın mümkün olduğunu söyleyerek, tütün ve tütün ürünlerinin kesinlikle kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

Kadınlara uyarıda bulunan Prof. Dr. Özgün, “Bütün kadınlara şunu söylüyorum: Doktora muayene olmak ayıp bir şey değil. Lütfen herhangi bir şikayetleri varsa uzmana görünsünler. Tarama testlerine katılsınlar, aşılarını çocuklarına yaptırsınlar. Bunda yani kötü aşı yoktur. Daha az etkili olanı vardır. Yani şu anda aşı karşıtlığı da çok önemli bir sorun. Türkiye'de çocuklarına bile aşı yaptırmıyorlar." dedi.

Etkinlikte, Akademi Flameko Dans Grubu gösterisini sundu. Gösteriyi birçok vatandaş izledi.

Daha sonra katılımcılar, olefit (Flamenko Fitnes) etkinliğine katıldı.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber