Kızılcahamam yaylalarının asi ruhlu yılkı atları, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya
Ankara'nın Kızılcahamam ilçesindeki yaylalarda sürüler halinde yaşayan yılkı atları havaların ısınmasıyla yaylalarda görünmeye başladı.
Kızılcahamam ilçesinin yaylaları doğada özgürce dolaşan yılkı atlarına ev sahipliği yapıyor. Yaylada sürü halinde dolaşan atlar, dron ile havadan görüntülendi.
Yaylalarda sürüler halinde yaşayan yılkı atları havaların ısınmasıyla yaylalarda görünmeye başladı. Yılkı atlarının doğayla olan uyumuna dikkat çeken Doğa Fotoğrafcısı Ömer Melih Demirbaş, "Bu atlar insan müdahalesi olmadan, tamamen doğal döngü içinde yaşıyor. Onları izlemek, doğanın dengesiyle kurdukları ilişkiyi görmek etkileyici" dedi.
Mustafa Acar ise Kızılcahamam bölgesinde çok sayıda yılkı atının bulunduğunu belirterek, "Yılkı atları bu bölgenin doğal dokusunun bir parçası hâline geldi. Sarıçam Yaylası gibi yerler onların yaşam alanı" ifadelerini kullandı.
Bölge halkı tarafından uzun yıllardır varlıkları bilinen yılkı atları, doğasever ve fotoğrafçıların da ilgisini çekiyor. Yaylada hayvanlarla iç içe olmaya alışkın köylüler, kimi zaman mahsullerine zarar verseler de yılkı atlarının varlığını benimsedi. Sayılarının hızla azaldığı gözlenen yılkı atlarının korunması için Doğu Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile yerel yönetimin önlem alması bekleniyor.
Yılkı atları, doğada yaşamalarından dolayı ürkek ve vahşilikleriyle biliniyor. Yaylaya gelen vatandaşlar ise bu vahşi atların kendilerini görünce ürkmesi nedeniyle uzaktan izlemekle yetiniyor.
Yılkı atları, Anadolu’da doğada özgürce yaşayan, genellikle sahipleri tarafından terk edilmiş veya kış aylarında bakımı zor olduğu için doğaya salınmış yabanileşmiş atlardır. Türkçede “yılkı” kelimesi, evcilleştirilmemiş veya başıboş atlar için kullanılıyor ve Orhun Yazıtları ile Dede Korkut Hikayeleri gibi eski metinlerde de geçiyor.
"Yılkı Atı" aynı zamanda Abbas Sayar'ın 1970 yılında yayımlanan romanının adı. Roman 1971 yılında TRT Roman Başarı Ödülü'nü kazanmıştı.