Karanlığın sakladığı sır: Haymana'da hem mağara hem açık hava müzesi olan keşif

Haymana'da ki Demirözü mağaraları, 976 metre uzunluğundaki devasa bir fosil galeri, sarkıt ve dikitlerin estetiği ile birlikte tarih öncesinden Antik Çağ’a uzanan izleri barındırıyor. Bu doğal yapı, Türkiye’nin en sıra dışı kültürel miras alanlarından biri olma özelliği taşıyor.

Başkentin Haymana ilçesinde yer alan Demirözü Mağaraları, hem jeolojik oluşumu hem de binlerce yıllık tarihi katmanlarıyla Türkiye'nin en dikkat çekici kültürel ve doğal miraslarından biri olarak öne çıkıyor. Toplam 976 metre uzunluğundaki bu devasa mağara, günümüzden tarih öncesi çağlara uzanan izleri bünyesinde barındırıyor.

YERALTININ GİZEMLİ SALONU

Haymana'daki Demirözü Mağaraları; geniş bir fosil ana galeri etrafında şekillenmiş ve birbirine bağlı çok sayıda koldan meydana gelmiştir. Yatay girişli olan bu kompleksin iç yapısı, jeolojik süreçlerin zenginliğini gözler önüne sererken, sarkıt ve dikit oluşumları açısından da oldukça zengindir. Mağara sisteminin sonuna doğru, sadece deneyimli mağaracıların ilgisini çeken kritik bir nokta bulunuyor.

TARİH KATMANLARI: BARINAKTAN MEZAR ODASINA

Demirözü Mağaraları'nda yer alan bu dik çatlak, ancak ip ve özel mağaracılık (SRT) ekipmanları kullanılarak inilebilen zorlu bir geçiş sunmaktadır. Zorlu inişin tamamlanmasının ardından ulaşılan salon, önemli bir doğal yaşama ev sahipliği yapmaktadır. Bölgenin ekolojik dengesi açısından kritik öneme sahip büyük bir yarasa kolonisinin yaşam alanı olan bu kısım, birbirini takip eden birkaç salondan sonra son bulmakta ve mağaranın keşfedilebilir en derin noktasını oluşturmaktadır.

Mağaranın asıl dikkat çekici yönü, doğal yapısının yanı sıra binlerce yıllık insanlık tarihine dair sunduğu kanıtlardır. Yapılan incelemeler, mağaranın tarih öncesi çağlarda insanlar tarafından geçici ya da sürekli barınak olarak kullanıldığını ortaya koymuştur. Bununla birlikte, mağara içinde yer alan ve Antik Dönem'e ait olduğu belirlenen kalıntılar, buranın sadece bir sığınak değil, aynı zamanda kutsal veya defin amaçlı kullanılmış bir alan olduğunu göstermektedir.

LATİNCE YAZITLAR VE ANTİK SARNIÇ

Mağaranın iç bölümlerinde, Antik Döneme ait özenle yapılmış mezar odaları bulunmaktadır. Bu odaların yanı sıra, dönemin kültürel ve sosyal yaşamına dair ipuçları sunan Latince yazılmış mezar stelleri (taş kitabeler) de keşfedilmiştir. Ayrıca, içerisi horasan adı verilen özel bir harçla sıvanmış sağlam bir su sarnıcının varlığı, mağaranın uzun süreli konaklama veya ritüel amaçlı kullanıldığını düşündürmektedir. Kabartma resimli ve yazıtlı taşların bulunması, bu mağarayı bir nevi yeraltı açık hava müzesi konumuna taşımaktadır.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber