Ankara'nın başkanları! Siyasetçi ve hukukçu Halil Sezai Erkut

1984 yılında hayata geçirilen Büyükşehir belediyesi uygulamasının anayasal temeli, 1982 Anayasası’nın 127. maddesinde yer alan “büyük yerleşim yerleri için özel yönetim biçimleri getirilebilir” ifadesine dayanır. Ancak Ankara’daki belediyecilik serüveni, bu tarihten çok daha eskiye uzanır.

Cumhuriyet’in ilanından önce Ankara'da belediye işleriyle yalnızca tek bir kişi ilgilenirdi. Valilik ve belediye görevleri iç içe geçti. Bu birleşik yapı, Cumhuriyet’in ilk yıllarında da devam etti. Ta ki 1961 Anayasası yürürlüğe girene kadar... Bu anayasa ile birlikte yerel yönetimler, valilikten ayrılarak daha özerk bir yapıya kavuştu. Böylece Ankara’da belediye başkanları halk tarafından seçilmeye başlandı.

VALİLİKTEN ÖZERK YÖNETİME: ANKARA BELEDİYECİLİĞİNDE HALİL SEZAİ ERKUT'UN ROLÜ

Bu yeni dönemin ilk önemli isimlerinden biri olan Halil Sezai Erkut, hukukçu kimliği ve devlet tecrübesiyle öne çıkan bir siyasetçiydi.1908’de Kırşehir’in Mucur ilçesinde dünyaya gelen Erkut, Ankara Hukuk Fakültesini 1931-32 döneminde tamamladıktan sonra kamu hizmetine adım attı. Mali denetçilikten Ankara Defterdarlığına, ardından Çalışma Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğüne kadar çeşitli görevlerde bulundu.

Siyasete atıldıktan sonra 1950-1954 arasında Kırşehir’i, 1957-1960 yıllarında ise Ankara’yı temsilen milletvekilliği yaptı. Serbest avukatlık yaptığı kısa bir dönemin ardından 1961’de Kurucu Meclis’te görev aldı. 1963 yerel seçimlerinde ise halkın oylarıyla Ankara Belediye Başkanı seçildi.

Cumhuriyet Halk Partisi saflarında siyaset yapan bu yönetici, yalnızca kamu görevleriyle değil, toplumsal dayanışmaya olan katkısıyla da tanındı. Okumaya düşkünlüğü ve hayır derneklerine verdiği destek, onun sosyal yönünü ortaya koyuyordu.