Ankara'daki 46 yıllık Bakır Ustası Zekai Canbaz dert yandı: El sanatları dünyada değer kazanırken, bizde unutuluyor
46 yıllık bakır ustası Zekai Canbaz, hem mesleğin hem de Ankara’nın tarihi kalbinin göz göre göre nasıl köreldiğini Yeni Ankara muhabirine anlattı. Canbaz, çırak bulamadığı için sanatın kaybolduğunu söyledi.
Ankara Kalesi’nin sokaklarında 46 yıldır bakırın izini süren Zekai Canbaz, kaybolmaya yüz tutan sanatkarların belki de son temsilcisi. Değişen ekonomik şartlar, azalan ilgi ve modern üretim yöntemlerine rağmen mesleğini ayakta tutmaya çalışan Canbaz, hem kendi hikâyesini hem Ankara’daki kültürel değişimi şu sözlerle anlattı:
“46 YILDIR BU SANATI YAŞATIYORUM”
1978 yılından bu yana, tam 46 yıldır bu mesleği icra ediyorum. Aslen Ankaralıyım. Çıraklıktan yetişerek bu noktaya geldim. Şu anda 59 yaşındayım. Mesleğe çırak olarak başladım. Babadan kalma bir meslek değil; kendi emeğimle, ustalarımızın yanında yetişerek öğrendim. Ustalığa ulaşmam 3 ila 5 yıl sürdü. Çıraklık dönemi yaklaşık 5 yıl devam eder, ardından ustalık aşamasına geçilir.
“SANATA RAĞBET KALMADI, ÇIRAK BULAMIYORUZ”
46 yıl öncesiyle şimdiki zamanı kıyasladığımızda çok büyük farklar görüyoruz. Eski sanata ilgi kalmadı. Fabrikasyon ürünler her yeri sardı. Çırak bulamıyoruz, yeni ustalar yetişmiyor. Çocuklar bu mesleği yapmak istemiyor. Bakır, hem işlenmesi kolay hem de dayanıklı bir madde olduğu için tercih edilir. Günümüzde insanların göz zevki de, sanata bakış açıları da törpülendi.
“TÜM DÜNYA DEĞER VERİYOR, BİZ EL SANATLARINI KAYBEDİYORUZ”
Tüm dünyada sanat ve el yapımı ürünler değer kazanıyor. Bizde ise el sanatları her geçen gün önemini yitiriyor. Bu durum sadece teknolojinin gelişmesiyle açıklanamaz. İnsanları kültür ve sanattan uzaklaştırıp, düşük ekonomik şartlara mahkûm ettikleri için bugün bu noktadayız. Ülkemizde el sanatları artık unutulmaya yüz tutmuş durumda.
“ANKARA’NIN POTANSİYELİ HARCANIYOR”
Ankara Kalesi, tarihi ve turistik kimliğiyle bu sanat için çok uygun bir alan. Ne yazık ki potansiyelinin çok altında değerlendiriliyor. Ankara’nın potansiyeli çok daha yüksek olmasına rağmen trafik, ihmalkârlık ve zamanında yapılmayan restorasyonlar yüzünden değerini bulamıyor. Kale'ye zamanında sahip çıkılsaydı bugün çok daha farklı bir yerde olabilirdik.