Ankara’da uzmanından deprem alarmı (1) 25 kilometrelik fay ortaya çıktı!
Ankara’nın Etimesgut ilçesindeki depremlerin ardından Başkent’te 6.0 büyüklüğünde deprem uyarısı yapıldı. Özellikle bazı ilçeler ciddi tehlike altında.
“Ankara’da büyük deprem olmaz” algısı 11 Ağustos Pazartesi günü Etimesgut’ta meydana gelen 3.3 büyüklüğündeki depremin ardından sona erdi. Yine bu tarihten kısa süre önce, 15 Mayıs’ta Konya Kulu'daki 5.2'lik deprem de Ankara’da büyük panik yaratmıştı.
6.0 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM UYARISI
Son zamanlarda Ankara’da ve çevre bölgelerde yaşanan sarsıntılar, Başkent’te deprem riskinin arttığını ortaya koydu. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Hüseyin Alan, Etimesgut’taki son depremle birlikte Ankara’da artık 25 km uzunluğunda bir aktif fay olduğuna dikkat çekti. Öte yandan Alan, Ankara’nın 6.0 büyüklüğünde bir depreme de hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı. Bağlıca bölgesinde “Bağlıca Fayı” olarak tanımlanan çizgiselliğe işaret eden Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Hüseyin Alan şunları söyledi:
BAĞLICA FAYI: YAPRACIK’TAN GAZİ MAHALLESİ’NE 25 KM’LİK FAY HATTI
"Son zamanlarda zaman zaman Etimesgut, Kazan bölgesinde, biraz daha Ankara’nın batı kesiminde küçük büyüklüklerde depremler oluyordu. Ama böyle kent merkezinde, Yenimahalle civarında meydana gelen depremler dışında, Çankaya ilçe merkezi ile Etimesgut arasındaki bölgelerde pek bir hareketlilik söz konusu değildi. Etimesgut’taki son depremin merkez üssü bugünkü Gazi Orduevi’nin hemen batısındaki bir lokasyona tekabül ediyor.
Tabii oralarda aktif bir fay, bugünkü geçerliliği olan, Diri Fay Haritası’nda görülmüyor. Ancak Bağlıca bölgesinde Bağlıca Fayı olarak tanımlanan bir çizgisellik söz konusu. ‘Çizgisellik nedir?’ derseniz; ne aktif ne de aktif olmadığı bilinen ama bir fayın sürekliliğini gösteren çizgilerdir. Öyle bir çizgisellik varsa burada fay olabilir. Bu fay aktif veya pasif de denmediği için bu şekilde bir çizgisellikle gösterilir. MTA bunu henüz yayınlamadı, bazı hocaların da çalışması söz konusu. Bu bölgede bir fayın olduğu ve son depremde bu fayın aktif olduğunu en azından anlamış olduk.
Yapılan çalışmalar neticesinde Yapracık’ın oradan başlayıp, Gazi Mahallesi’ne kadar yaklaşık devam eden bir fay hattının olduğu, bunun da aktif olduğu görülüyor. Yaklaşık 25 km civarında. Bu Ankara için çok önemli. Çünkü Ankara bugüne kadar Türkiye’de kent içinde kaynak alanı bulunmayan bir kent olarak tanımlanıyordu. Yani kent içindeki ufak tefek faylar olmakla birlikte bunların üreteceği maksimum deprem büyüklüğü 4-4.5 bilemedin 5.0 diye tahmin ediliyordu ve Ankara’nın kentsel planlaması, altyapısı, bina stoku bu veriler baz alınarak inşa ediliyordu."
Ankara'da 25 km uzunluğunda bir fay olduğunda, bu fay hattının üretebileceği deprem büyüklüğünün tam olarak tahmin edilemeyeceğini belirten Alan, "Kent içinde artık 25 km uzunluğunda bir fay olduğunda, bunun üretebileceği deprem büyüklüğünü bugün itibarıyla ifade etmemiz zor olsa da, aktif olduğu tam olarak tespit edilirse burası 6.0’nın üzerinde deprem üretme potansiyeline sahip fay olarak tanımlanabilir. Bu da bina projelerinde, imarda, iskanda köklü bir değişikliği zorunlu kılıyor. Ankara’da şunu sormamız gerekiyor: ‘Bu deprem neye tekabül ediyor?’ Bilinen bir fay zonunun aktif olduğunu zaten bize gösteriyor" dedi.
ETİMESGUT DEPREMİ EZBERLERİ BOZDU
“İnsanlar uzun yıllardır, "Ankara doğrudan fay üzerinde değil.” inanışına sahipti. Peki bu söylem gerçekten doğru mu?” sorusuna yanıt veren Alan, Ankara hakkındaki fikirlerin değişmesi gerektiğini belirtti:
"Bu deprem Ankara’da yeni bir olguyu tartışmamız gerektiğini bizlere gösteriyor. 'Fay üzerinde yer almıyor, şu olmuyor bu olmuyor' diyemeyebiliriz artık. Bu depremin Ankara için bazı bilinen fikirlerin değişmesine neden olabilecek bir nitelikte olduğunu ifade edeyim."
ANKARA’NIN DÖRT BİR YANI FAY HATTI
Ankara’yı ve kent merkezini etkileyen son büyük depreme ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Hüseyin Alan, şöyle dedi:
"Ankara kent merkezinde büyük deprem üretecek bir fay hattı bugüne kadar bilinmiyordu. Ankara’yı tehdit eden, yıkıma neden olan faylar genelde Ankara çevresinde yer alan faylar. Ankara’nın kuzeyinde dünyanın en aktif faylarından biri olan Kuzey Anadolu Fayı geçiyor. 1940’lı yıllarda Bolu Gerede’deki deprem, Ankara bölgesinde önemli hasarlara neden oldu. Hatta 150’ye yakın can kaybının yaşandığına ilişkin kayıtlar söz konusu. Kent merkezinde değil ama kent merkezi dışında ölümler olduğunu biliyoruz. Yine Eskişehir Fay Zonu var. Bu fay zonunun da hareket etmesi durumunda yine Ankara’nın batı ilçelerinde önemli hasarlara neden olabileceğini tahmin edebiliyoruz. Bin yılı aşkın süredir suskun olan, Ulukışla’dan başlayıp Şereflikoçhisar’ın kuzeyine kadar devam eden Tuz Gölü Fay Zonu var. O da aktif bir fay. Harekete geçmesi halinde 7 ve üzeri deprem üretme potansiyeline sahip. Ama bu hareket miktarı nedeniyle uzun periyotta ancak deprem üretebiliyor. Bu depremden kaynaklı hasarlar da söz konusu olabiliyor. Doğu tarafında da Keskin’den başlayıp Kuzey Anadolu Fay Zonu’na kadar devam eden aktif bir fay var. Onun meydana getirdiği depremlerden de Ankara her zaman etkilenmiştir. Bugüne kadar Ankara içerisinde 5 ve üzeri deprem üretebilecek bir fay yoktu. Hasar yapıcı bir fay tespiti söz konusu değildi ama meydana gelen Etimesgut’taki 3.3 büyüklüğündeki deprem böyle bir fay zonuna işaret ediyor."