Ankara’da gençler anne-babayla, yaşlılar tek başına! Başkentte değişen aile haritası

Ankara’da gençler evden kopamıyor, yaşlılar ise yalnızlaşıyor. 25–29 yaş grubunun yüzde 71’i hâlâ ailesiyle yaşarken, yaşlı hanelerinin dörtte biri tek başına hayatını devam ettiriyor.

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) 2024 yılı hanehalkı istatistikleri, Ankara’daki toplumsal dönüşümün çarpıcı yönlerini ortaya koydu. Başkentte hem gençlerin aile evinden ayrılmadığı, hem de yaşlı nüfusun giderek yalnızlaştığı ortaya çıktı.

GENÇLER EVLENMİYOR, AİLESİNİN YANINDA KALIYOR

Ankara’da 25–29 yaş grubundaki 250 bin genç henüz evlenmemiş durumda. Bu grubun yaklaşık 178 bini (yüzde 71,3) hâlâ anne ve/veya babasıyla yaşıyor. Erkeklerde bu oran yüzde 42,2, kadınlarda ise yüzde 29,1 olarak kaydedildi. Ekonomik kriz, konut fiyatları ve yüksek kiralar nedeniyle “geç ayrılan gençlik” eğiliminin hızla arttığı yorumları yapılıyor.

YAŞLILAR ARTIK TEK BAŞINA

Başkentte 65 yaş üstü nüfusun yaşadığı 450 bin hane bulunuyor. Bunların 116 bini tek kişilik hanelerden oluşuyor. Yani Ankara’da yaşlı hanelerinin dörtte biri yalnız yaşayan bireylerden oluşuyor. Yaşlıların 235 bin kadarı ise çekirdek aile düzeninde yaşamayı sürdürüyor.

ÇOCUKSUZ HANE ORANI ARTIYOR

Ankara’da toplam 1 milyon 952 bin hane bulunuyor. Bu hanelerin yüzde 59,5’i 0–17 yaş grubunda hiç çocuk bulundurmuyor. Çocuğu olan hanelerin oranı yüzde 40,5’te kaldı. En az bir çocuklu haneler arasında tek çocuklu aileler öne çıkıyor (yüzde 20,7).

TEK KİŞİLİK VE TEK EBEVEYNLİ HANELER ÇOĞALIYOR

Ankara’daki hanelerin 384 bini tek kişilik, 1 milyon 303 bini tek çekirdek aile şeklinde. Tek çekirdek ailelerin içinde 227 bin tek ebeveynli hane dikkat çekiyor. Bunların 180 bini anne ve çocuklardan, yaklaşık 47 bini baba ve çocuklardan oluşuyor. Bu artış hem boşanma oranlarıyla hem de ekonomik bağımsızlık eğilimleriyle ilişkili.

ANKARA YALNIZLIKLA YÜZ YÜZE

Ankara’daki tablo, Türkiye genelinde gözlenen “uzayan gençlik dönemi” eğilimini güçlendiriyor. Sosyologlara göre ekonomik belirsizlik, işsizlik ve barınma krizi, 25–35 yaş arası bireylerin aile yanında yaşamaya devam etmesine yol açıyor. Aynı dönemde yaşlı nüfusun yalnız yaşaması da kuşaklar arası bağların zayıfladığına işaret ediyor.

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber