Dokuma ustası Dönmez’den gençlere çağrı! “Kültürünüzü tanıyın, el sanatlarına sarılın”

Halı-kilim dokuma ustası Hasan Fehmi Dönmez, Anadolu’nun binlerce yıllık dokuma geleneğinin korunup yaşatılmasının önemine dikkat çekerek, “Gençlerin bu sanatı öğrenmesi hem kendi kültürümüzü tanımaları açısından hem de sosyal ve ekonomik faydaları nedeniyle çok değerlidir.” dedi.

Altındağ Belediyesi, sanata ve kültürel mirasa verdiği değeri sürdürüyor. Bu kapsamda, Altınköy Açık Hava Müzesi’nde el emeğini sergilemek üzere Sivas’tan Ankara’ya davet edilen halı-kilim dokuma ustası Hasan Fehmi Dönmez, dokuma sanatına dair Yeni Ankara’ya özel açıklamalarda bulundu.

HER İLMEKTE BİR HAYAT

1983 yılından bu yana halı, kilim, çarpana ve mekik dokuma gibi birçok el sanatıyla uğraşan Dönmez, “Halının dokuması, kilim, çarpana, mekikli dokuma ve örmenin her türünü uzun yıllardır yapıyorum. Emekli öğretmenim. Şimdi kendi atölyemde bu işleri sürdürüyorum. Sivas’ta halk eğitim merkezinde kurslara gidiyorum. Ayrıca cezaevlerinde ve KYK kurslarında, üniversitelerde akşamları öğrencilere ders veriyorum.” dedi.

Halı dokumanın malzemeleri ile ilgili olarak bilgi veren Dönmez, “Halı dokumada yün iplikler ve bitkisel boyalar kullanıyoruz. Yün, ipek ya da pamuk iplikler olabiliyor. Özellikle birlikte kullanım alanları ve istenilen tasarıma göre değişiyor. Evlerde taban halısı veya kilim olarak kullanılabiliyor. Çarpana dokuması da bayanların yapabildiği geleneksel sanatlarımızdan biridir.” ifadelerine yer verdi.

BİR HALININ ARKASINDA DOĞA, EMEK VE ZAMAN VAR

Dokuma işinin zorlukları konusuna değinen dokuma ustası Dönmez, “Bu işin zorluklarına gelince; en büyük güçlük ham madde bulmak. Küçük çaplı yaparsanız bitkisel boya kullanıyorsunuz. Kimyasal boyada sorun yok, kolayca bulunuyor ama biz geleneksel yöntemle çalıştığımız için doğal boya kullanmak zorundayız. Doğal boya doğadan toplanıyor ve her rengin bulunması zor hatta imkânsız. Ayrıca aynı renk, bahar, yaz ya da güzün toplanış zamanına göre farklılık gösteriyor. Örneğin ceviz kabuğu, yeşil dış kabuğu ile farklı renk verir. Kullanacağınız malzemeye göre de renkler değişiyor. Ama ortaya çıkan ürün insanı mutlu ediyor.” şeklinde konuştu.

KÜLTÜRÜNÜZÜ TANIYIN, EL SANATLARINA SARILIN

Dokuma geleneğinin ülkemizde sahip çıkılmasının önemi olduğunu söyleyen Dönmez, sözlerini şu şekilde devam ettirdi:

Teknoloji geleneksel sanatları etkiliyor. Örneğin; bakırcılık, kuyumculuk ve dokuma gibi meslekler, çok talep olmasa da hiç bitmiyor. Tarihe baktığımızda ilk dokuma milattan önce 2000 yılına, yani yaklaşık 4000 yıl öncesine dayanıyor. Şu anda bazı ülkelerde bu kültür hâlâ yaşatılıyor. Teknolojiden örnek vermek gerekirse, eskiden daktilo vardı, şimdi bilgisayar var. Bilgisayarın klavyesi, daktilonun klavyesinden geliyor. Gençlere bunları öğrenmelerini öneririm; hem kendi kültürümüzü tanımaları hem de sosyal açıdan faydalı oluyor. Kültürünüzü tanıyın, el sanatlarına sarılın. Bu tür etkinliklere katılıyoruz, çevremiz genişliyor ve ekonomik katkısı da oluyor. Ayrıca psikolojik olarak da rehabilite edici bir etkisi var; insanı rahatlatıyor.”

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber