Adalet Bakanlığı önünde haklarını aradılar

Birleşik Kamu-İş Federasyonu’na bağlı Büro Hizmet Kolu Çalışanları Sendikası, Adalet Bakanlığı önünde ses yükselttiler. Büro İş Sendikası, yeni dönem toplu iş sözleşmesi süreçlerinin başladığını hatırlatan Büro-İş Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, “Yargı teşkilatında emekçi olmak gerçekten zor. 10'ncu Yargı Paketi’nde yargı çalışanlarının mağduriyetlerini giderin” dedi.

İşçilerle birlikte geldiği Adalet Bakanlığı önünde ağızlarındaki siyah bandı açarak Büro-İş Genel Başkanı Hamzaçebi, şöyle konuştu:

“AĞZIMIZI SADECE DİŞ HEKİMLERİNİN ÖNÜNDE AÇAR HALE GELDİK”

Son yıllarda yargı halkı sömürmek, yoksullaştırmak için en etkili araç olarak kullanılmaktadır. Bu iktidar öncesi siyasi partilerin genel başkanı televizyonlarda bir masa etrafında oturup konuşurken şimdi siyasi partilerin genel başkanları içeri atılmakta, linç edilir bir hale getirilmektedir. Emek mücadelesi veren sendikacılar, özgür gazeteciler, üniversiteli gençler hapse atılmaktadır. Biz kamu çalışanları için de durum aynı. Liyakatsiz yandaş sendika temsilcileri kurumlarda müdür, amir oluyor. Hepsi masalarının çekmecesinde üye formu bulundurarak görevde yükselme sınavlarında yardımcı oluruz vadiyle başka sendika üyelerini üye yapıyor. Bu ülkede ağzımızı sadece diş hekimlerinin önünde açar hale geldik. Dünya Adalet Projesi’nin yaptığı hukukun üstünlüğü endeksine göre 142 ülke arasında Türkiye 117'nci sıradadır.

Ankara, Türkiye ve dünya gündemini Yeni Ankara'dan takip etmek artık WhatsApp'ta da mümkün. Haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesi için tıklayın.

“YARGI ÇALIŞANLARININ MAĞDURİYETLERİNİ GİDERİN”

Ne çalışan ne de emekli artık ev sahibi olamıyor. Hakim ve savcı dışındaki yargı emekçileri yoksulluk sınırının altında maaş alıyor. Hepimiz yoksuluz. Yargı teşkilatında emekçi olmak gerçekten zor. 10’uncu Yargı Paketi’nde yargı çalışanlarının mağduriyetlerini giderin.

“İNSAN ONURUNA YARAŞIR ÜCRET İSTİYORUZ”

En düşük memur maaşı yoksulluk sınırının üzerinde olacak şekilde tüm memur ve emeklisine seyyanen zam verilmeli. Her ay refah payı ve enflasyon farkları ödenmelidir. İnsan onuruna yaraşır ücret istiyoruz. Yargı emekçilerine hakim ve savcılara olduğu gibi yargı ödeneği verilsin. Adalet çalışanları hakim ve savcılar kanununa göre değil 4483 sayılı kanuna göre yargılansın. Bu madde çok önemli. Kurumdaki en büyük mobbinglerin sebebi de bu. Veznede görev yapan personele kasa tazminatı ödensin. Yargı çalışanlarının kaldırılan havuz paraları geri verilsin.

“HAKİME, SAVCIYA KÜRSÜ YAKIŞIR”

Personelin atama taleplerinin karşılanması için boş kadroların bulunduğu birimler ve iller internet ortamında yayınlanmalı ayrıca komisyonlarda sendika temsilcileri bulunmalı. Bakanlık birimlerinde genel müdür yardımcılığı, daire başkanı kadrolarında hakim ve savcı sınıfında olmayan personele de atanabilme hakkı verilsin. Bakanlıkta demirbaşa, destek hizmetlerine, yemekhaneye bir sürü hakim savcı bakıyor. Bir sürü kamu yönetimi, iktisat, işletme yönetimi arkadaşımız var. Burada bunlar da değişsin. Hakime, savcıya kürsü yakışır.

SENDİKAYA BAĞLI ÇALIŞANLAR ŞU ŞEKİLDE PANKART AÇTILAR:

* Mülakatlar kaldırılsın!

* Yargıda örgütlenme hakkı engellenemez!

* Liyakat gelsin!

* Adliye personeli 4483 sayılı kanuna göre yargılanmalıdır!

* Katip olmazsa hakim savcı ne yapar?

* Yargıda örgütlenme hakkı engellenemez!