Direnişin ve sessizliğin hesap günü yaklaşıyor

Sima Güleser Polat

Sima Güleser Polat

Tüm Yazıları

Gazze’de zaman durmuş durumda.
Dünyanın geri kalanı güneşli sabahlara uyanırken, Gazze’de her gün, aynı karanlık başlıyor.
İki yıl geçti deniyor ama orada takvim işlemiyor.
Her bombada bir çocuk, her sessizlikte bir vicdan gömülüyor.

20 BİN ÇOCUK...

Bir şehrin geleceği toprağa karıştı.
Toplamda 67 binden fazla insan, dünyanın gözü önünde yok edildi.
Ve hala öldürülüyorlar.
Daha fazlası var, eksiği yok.
Gazze’de hayat, rakamlarla değil, yitirilmiş nefeslerle ölçülüyor.

KATLİAM 75 YILLIK BİR PLANIN SONUCU

Bu planın adı: Cezasızlık
Bu planın uygulayıcısı İsrail ve onun gibileri: Terörist ve zalim devletler...

Herkes biliyor.

Bu bir öfke patlamasının değil, 75 yıllık bir planın sonucu.

Suskunlukla beslenen bir plan.
İşgallerin, anlaşmaların, diplomatik tiyatroların ve utanmaz desteklerin birikimi.

Bir devlet, 75 yıldır aynı suçu işliyor; üstelik ödüllendirilerek.
Kendini “savunma hakkı” kisvesine bürüyen bir terör rejimi, bugün masum çocukların kanıyla varlığını sürdürüyor.

Bazı güçler, yıllar boyunca, bu uyduruk devlet modelini “dünyanın şımarık çocuğu” gibi önümüze koydu.

Peki o ne yaptı?

NE İSTERSE!..

Kendine karşı koyan her sesi bastırdı. İlginçtir ki; bazı kapılar ona hep açıktı ve hala da öyle.

İşte bu korunmuşluk hissi, pervasızlığı besledi, besledi ve büyüttü...

En nihayetinde terörist bir devlete dönüştü.

Yoksunluk hırsından yaptı tüm bunları. Çünkü;

Kökü yok, hafızası yok, geçmişi yok.

O yüzden kendi tarihini başkalarının mezar taşına kazıyor.

Kendini savunma bahanesiyle masumları hedef alıyor.

VE DÜNYA...

Hala “endişeyle izliyor.”
Endişe yetmez izlemek hele hiç...

SUMUD: UMUDUN, DİRENİŞİN FİLOSU

Gazze’ye ulaşmak için yola çıkan Sumud Gemisi, tarihin en cesur yardım misyonlarından biriydi.
Barselona’dan, Cenova’dan kalktılar geldiler.

50 liman geçti o tekneler.
Her durakta büyüyen bir umut, her uğradıkları yerde yükselen ve çoğalan dualar vardı.
İçlerinde anneler, aktivistler, sanatçılar, milletvekilleri...
Ve hepsinin amacı ortaktı.

"Sessizliğe mahkûm edilen insanlığa ses olmak"

Biliyorlardı müdahale edileceğini, ama vazgeçmediler.
Ve beklenen oldu...

19 tekneye baskın yapıldı.

Faşist ve militarist İsrail askerleri, bir kez daha kendi şiddetini “güvenlik” bahanesiyle meşrulaştırmaya çalıştı.

222 kişi gözaltına alındı.
Aralarında Türkler, Avrupalılar, aktivistler, çevreciler…
Dünya birleşti, kalpler bir araya geldi.
Ama o pervasız güç, iyiliği bile tehdit gördü.
Gazze’ye giden her rota, insanlığın onur yolculuğuydu.
Ve bu yolculuğu engelleyenler, yalnızca bir gemiyi değil, vicdanın son kalesini durdurdu.

HESAP GÜNÜNE DOĞRU

Gazze iki yıldır yanıyor, dünya seyrediyor.
Ama tarih unutmaz!
Bir gün bu sessizlik yargılanacak.
Bir gün bu cezasızlık kırılacak.

Ve o zaman dünya, kimlerin hangi tarafta durduğunu hatırlayacak.

Terörist İsrail, çocuk bedenlerinin üstüne devlet inşa ettiğini sanıyor.
Ama temeli kan olan hiçbir yapı ayakta kalmaz.

Gazze’nin toprağı direnir, denizi direnir, insanı direnir.
Sumud’un rotası kesilse de umut hep yol bulur.

Gazze susmayacak!

Çünkü orada hala nefes alan herkes, insanlığın utancına karşı sessiz bir çığlıktır.
Ve o çığlık, er ya da geç tüm dünyanın vicdanına ulaşacak.