Ömercan Özmen

Ömercan Özmen

Futbolda psikolojik ve mental güç: Zaferin anahtarı

Futbol, sadece fiziksel beceri ve teknik yeteneklerle sınırlı olmayan, aynı zamanda zihinsel güç gerektiren büyülü bir oyun...

Günümüzün rekabetçi futbol dünyasında, sporcuların sahadaki başarısının ardındaki gerçek sır, psikoloji ve mental sağlığın gücüdür. Futbolcularda, sıradan bir maçı kazanma ve şampiyonluklara ulaşma yolunda büyük bir fark yaratan bu unsurlar, artık futbol camiasının merkezinde yer alıyor.

Futbol, sahada geçirilen süre boyunca pek çok duygu ve stresi beraberinde getirir. Oyuncuların performansları, sadece teknik becerilerine değil, aynı zamanda zihinsel sağlık durumlarına da bağlıdır. Futbolculuk kariyerleri boyunca, yoğun bir rekabet atmosferinde mücadele etmek zorunda kalan sporcular, büyük bir baskı altında çalışırlar. Bu da beraberinde anksiyete, özgüven eksikliği ve stres gibi psikolojik zorlukları getirir.

Yazının Devamı

Tatil Rotası: Karavan tatili için gerekenler...

Sevgili okurlar, geçen hafta sizlerle ''Tatil Rotası: Çadır tatili için Türkiye'nin cennet köşeleri'' yazımı paylaşmıştım. Bu hafta ise bir başka tutku ve tatil seçeneği olan karavan tatili için gerekenleri yazdım. Karavan severler ve her zaman bir karavan tatiline çıkmak isteyenler için gerekenlerden bahsettim.

Tatil Rotası: Çadır tatili için gerekenler...

Tatil Rotası: Çadır tatili için Türkiye'nin cennet köşeleri

Yazının Devamı

Tatil Rotası: Çadır tatili için Türkiye'nin cennet köşeleri

Sevgili okurlar, geçen hafta sizlerle ‘’Tatil Rotası: Çadır tatili için gerekenler’’ yazımı paylaşmıştım. Bu hafta bu yazımın devamı olarak Türkiye’de çadır tatili yapmak için gidilebilecek en güzel ve en çok tercih edilen yerleri sıralamaya çalıştım. Keyifli okumalar…

Tatil Rotası: Çadır tatili için gerekenler...

Tatil sezonu gelmişken, çoğumuz doğanın kucağında huzurlu ve sakin bir tatil yapmak istiyoruz. Günümüzün yoğun şehir yaşantısından uzaklaşıp, ağaçların arasında uyanmak, yıldızlar altında uyumak ve doğanın güzelliklerini keşfetmek isteyenler için ülkemizde çadır tatili yapmak harika bir seçenek. İşte Türkiye'nin çadır tatiline gidilecek en güzel yerlerinden oluşan seçkiler…

Yazının Devamı

Tatil Rotası: Çadır tatili için gerekenler...

Merhabalar sevgili okurlar, siz değerli takipçilerle sezon boyunca spor ve futbol konuştuk. Yaz aylarının gelmesiyle beraber artık köşelerimde sizlere tatil planları, gezilebilecek tatil yerleri ve farklı tatil tarzlarından kendimce bahsetmeye çalışacağım. Sporu ve futbolu tabii ki unutmayacağız. Transfer sezonu ve temsilcilerimizin ön eleme karşılaşmaları hakkında yazılarım da sizlerle olacak. Bu hafta yazımın konusu ise farklı bir tatil arayanlar için ''çadır tatilinde dikkat edilmesi gerekenler'' olacak. Hadi gelin başlayalım…

Tatil Rotası: Çadır tatili için Türkiye'nin cennet köşeleri

Çadır tatili, doğayla iç içe olmanın keyfini yaşamak isteyenler için harika bir seçenek. Şehir hayatının stresinden uzaklaşıp, sakin bir ortamda kamp yapmak, yeni deneyimler kazanmanın yanı sıra ruhunuzu dinlendirmenin de harika bir yoludur. Eğer siz de çadır tatili planlıyorsanız, ihtiyaç duyacağınız bazı eşyaları bir araya getirmeniz gerekiyor. İşte çadır tatili için gerekenler…

Yazının Devamı

Süper Lig’de Türk teknik adam hegemonyası: Türk Türk’ün halinden anlar…

Süper Lig, tarzı, dinamikleri ve yapısı bakımından dünyanın diğer liglerine göre çok farklı bir çizgide. Deneyimli, başarılı hatta kariyerli teknik adamlar bile Süper Lig’de mutlu sona ulaşmak konusunda sıkıntı yaşıyor. Süper Lig’de şampiyonluk yaşan son yabancı teknik adam Zico sonrası Türkiye’de şampiyonluk ipini göğüsleyen bir yabancı teknik direktör olmadı.

Türkiye hemen hemen her konuda olduğu gibi futbolda da bambaşka bir kültüre sahip. Diğer liglere nazaran futbol kalitesi, kulüplerin ekonomisi gibi konularda geride olsa da Süper Lig yaşanan her sezon başka tatlar veriyor. Bu konu takımların başına geçen teknik adamlar için de aynı… Kariyerli, başarılı, gelecek vaat eden veya takıma çok uygun olduğu düşünülen yabancı teknik adamlar da burada zorluk yaşıyor. Kaliteli ve ligin üzerinde kadrolarla bile şampiyonluk yaşayamayan yabancılar, Süper Lig dinamikleri içerisinde kısa görev hayatlarını tamamlayarak ülkemizden ayrılıyor. Süper Lig’de yabancı teknik direktör ile şampiyonluk yaşayan son takım Fenerbahçe… Sarı-lacivertliler, 2006-2007 sezonunda Zico yönetiminde şampiyon olmuştu. Bu tarihten sonra ligimizde şampiyonluk yaşayan bir yabancı çıkmadı.

Süper Lig için yıllardır dillere pelesenk olmuş basmakalıp cümleler duymaya alıştık. Türkiye ligini tanımak, Türkiye’nin havası farklıdır, Süper Lig’de o işler öyle yürümüyor… Bir bakıma bu söylemler haklı. Türkiye’de futbol saha dışı ve saha içi olarak diğer Avrupa liglerine kıyasla farklı bir konumda. İşleyiş dinamikleri, takımların geçmişten gelen genetik kodları, basın ve taraftarlar uzaktan bakıldığında çok farklı görünmese de içerisinde bulunulduğunda insanı afallatabiliyor. Bu coğrafyada futbola bakış açısı, kurumların ve futbol takımlarının yönetiliş tarzı tamamen kendine özgü devam eden bir halde. İşin bir de spor medyası ve taraftar grupları meselesi var. Evet ateşli taraftar grupları ve ‘’sert’’ bir spor medyası dünyanın her tarafında mevcut. Ancak Türkiye için bu konu farklı bir işleyişle devam ediyor. Kulüplerin yönetiliş tarzı, futbol takımlarının içerisindeki yapılanma her bir kulüp için kendine özgü devam eder durumda. Türkiye’de her bir futbol kulübü bir kar tanesine benzetilebilir. Dışarıdan bakıldığı zaman birbirinin aynısı gibi duran ve tek düze olduğu düşünülen takımlar, içerisine girildiğinde her açıdan birbirinden farklı ve kendi dinamikleri ile yaşamını sürdürüyor. Doğrunun ve yanlışın tek olmadığı ülkemizde kulüplerin her biri kendi doğrularını ve yanlışlarını uygular tarzda. Basın açısından bakıldığında Avrupa spor basınını ve basın toplantılarını takip edenler Avrupa’da spor basınının daha ''sert'' ve direkt olduğunu söyleyebilir. Haksızlar diyemem. Avrupa liglerinde çok fazla teknik adamın ikonik basın toplantıları karşınıza çıkabilir. Ancak Türkiye’de spor basını maalesef hem birey hem kurumsal olarak ''tıklanma'' kaygısı güdüyor. Saha içerisi ve futboldan çok işin magazin tarafı popülist yaklaşımlarla gündem belirlenerek ilerleniyor. Son yıllarda az da olsa değişim yaşayan spor basını hala daha Avrupa basınına nazaran bambaşka bir durumda… Kendi düşüncem olarak kulüp muhabirliği konusunda da birkaç şey söylemek isterim. Spesifik olarak bir kulübün muhabirlik görevini yöneten muhabir ve basın emekçileri ya durumu yanlış anlamış ya da işlerine geldiği gibi davranmak onlara daha kolay geliyor. Kulüp muhabirleri o takım içerisinde haber değeri taşıyan ve kamuoyunu aydınlatacak her haberi okurla buluşturmak durumunda olmalı. Görev yaptığı takım ile ilgili haberlerin, o takım için iyi veya kötü bir getirisi olup olmaması o muhabir için önemli olmamalı. Gazeteci refleksi ile hareket etmeyen bazı basın mensupları, bu durumu kendisini o kulübün menfaatleri için çalışan bir muhabirmiş gibi görerek haberleri aktarıyor. Taraftarlar tarafından görecekleri ilgi ve etkileşim de onları bu duruma sürüklüyor olabilir.

Yazının Devamı

İstanbul'da Bir Koleksiyoner: Pep Guardiola

Pep Guardiola, Manchester’ın mavi tarafının kahramanı… İngiliz futbol tarihinde üçleme yapan ikinci teknik direktör. Daha önce efsane isim Sir Alex Ferguson bu başarıyı Manchester’ın kırmızı tarafıyla elde etmişti. Bu sezon ise destansı bir başarı ile Pep Guardiola sahneye çıktı.

Manchester City 2022-2023 sezonunu FA Cup, Premier Lig ve son olarak İstanbul’da Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu kazanarak tamamladı. Adete bir canavar gibi kupaların hepsini toplayan City, İngiliz futbol tarihinde Sir Alex Ferguson’un Manchester United’i ile beraber “üçleme” yapan ikinci takım olarak tarihe geçti. Premier Lig’de çok da iyi başlamadığı sezonda City, geriden gelerek bu senenin flaş takımı Arsenal’i geçti ve şampiyon oldu. Zorlu lig maratonunda Arsenal’i takibi inatla sürdüren Pep ve ekibi, sezon sonunda bitiş çizgisine Arsenal’den önce varmayı başardı. Premier Lig ‘in zorlu fikstürü içerisinde geriden gelerek Arsenal’in 5 puan önünde ligi 89 puanla şampiyon tamamladılar. Tarihin en eski kupalarından olan ve İngiliz futbolu için prestiji tartışmaya kapalı FA Cup’ı da bu sezon finalde ezeli rakibi Mancehester United’ı yenerek kazandılar. Son olarak bu başarı silsilesini uzun zamandır hasretini çektikleri Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu ile taçlandırdılar. Pep Guardiola ve Manchester City, İngiliz futbol tarihine ''üçleme'' yapan ikinci takım olarak adını unutulmayacaklar arasına yazdırdı.

“KOLEKSİYONER DAHİ”

Yazının Devamı

Galatasaray-Fenerbahçe: Dönence

Spor Toto Süper Lig’de bir sezonu daha yavaş yavaş geride bırakıyoruz. Sezonun son derbisi bu akşam futbolseverleri bekliyor. Şampiyonluğunu ilan eden Galatasaray ezeli rakibi Fenerbahçe’yi evinde konuk edecek.

DAHA BİTMEDİ…

Şampiyonluk kutlamaları için yapılan organizasyonların ışığında Galatasaray bu akşam derbide Fenerbahçe’yi ağırlayacak. Maç önü ve maç sonu şampiyonluk kutlamalarına da şahitlik edeceğimiz derbi, son yılların en ilginç derbisi olabilir. Şampiyonluğunu geçtiğimiz maç Ankara’da ilan eden Galatasaray, Fenerbahçe maçı için ne kadar motive olabildi, açıkçası merak ediyorum. Tüm sezon boyunca güçlü bir oyunla ve Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in de dediği gibi “Kırılmalara mahal vermeden” şampiyonluk ipini göğüsleyen Galatasaray, kendi taraftarının önünde bu sezonun son derbisine çıkacak. Ankaragücü maçından sonra basın toplantısında konuşan Okan Buruk, Fenerbahçe maçı öncesi sezonun daha bitmediğini son bir maçın daha olduğunu ve oraya odaklandıklarını dile getirdi. Hafta içi Galatasaray’ın taraftarına da açtığı antrenmanını izledim. Sezon ödülleri dağıtıldıktan sonra Fenerbahçe maçı için çalışmalar yapıldı. O antrenmanda da görünen tablo bana şunu düşündürdü; Galatasaray olması gerektiği gibi bu dev derbiye tamamen konsantre olmuş… Psikolojik olarak her futbolcunun yüzde yüz olarak maça odaklanması kabul ediyorum ki imkansız bir durum. Zorlu ve uzun bir sezonun ardından şampiyon olan futbolculardan bazılarının üzerinde rehavet olacaktır diye düşünüyorum. Burada da devreye Okan Buruk giriyor. Okan hoca, Fenerbahçe maçına kadar olan süreçte takımını ne kadar doğru bir mental yaklaşımla hazırlayabildiyse, Galatasaray derbide o kadar etkili olacaktır. Oyuncu tercihlerinde çok fazla değişiklik olacağını düşünmesem de Okan Buruk bu akşam 1-2 değişiklik yapabilir diye düşünüyorum. Fenerbahçe maçında sahada, rehavet içerisinde maça motive olmamış bir Galatasaray mı olacak, yoksa kendi taraftarının önünde şampiyon çıktığı derbi maçına tamamen konsantre bir Galatasaray mı izleyeceğiz, hep birlikte göreceğiz…

Yazının Devamı

Bir İstanbul Masalı

Şampiyonlar Ligi finaline ev sahipliği yapacak İstanbul Olimpiyat Stadyumu aynı zamanda Hakan Çalhanoğlu için de bambaşka bir hikaye olacak…

Hakan Çalhanoğlu, takımı İnter ile beraber Şampiyonlar Ligi finali hikayesinde son bölüme geldi. İnter’in Şampiyonlar Ligi finaline gelmesinde büyük payı olan Hakan Çalhanoğlu, kendi ülkesinde masalsı bir final maçına çıkacak. Hayalleri futbolcu olmak üzerine olan küçük bir çocuk düşünün… Futbolla yatıp kalkan, mahallesinde her gün arkadaşları ile top oynayan bir çocuğun gece yatmadan önce düşlediği en büyük hayal bu olsa gerek. Kendi ülkesinde kendi insanlarının önünde, İstanbul’da Şampiyonlar Ligi finali oynamak… Hayalleri süsleyen bu inanılmaz olay 10 Haziran günü Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda gerçek olacak. Milli Takımımızın da kaptanlığını yapan Hakan, bu harika rüyada bir de kupayı kazanabilirse o an dünya üzerindeki en mutlu insan olabilir…

Daha önce Şampiyonlar Ligi arenasında finalde mücadale eden Türk temsilcilerimiz de oldu. Geçmişi hep beraber kısa bir yolculuk yapalım… Bu harika turnuvada geçmişte final oynayan ilk Türk futbolcumuz Yıldıray Baştürk olmuştu. Yıldıray, Bayer Leverkusen’de forma giydiği 2001-2002 sezonunda Şampiyonlar Ligi finalinde mücadele etmişti. Finalde Real Madrid’e kaybeden Leverkusen ve Yıldıray’ın Şampiyonlar Ligi hikayesi buruk bitmişti. Finalde mücadele etme başarısını yakalayan bir başka Türk ise Hamit Altıntop olmuştu. Hamit, 2009-2010 sezonunda Alman devi Bayern Münih ile finale kadar ilerlemişti. Bayern o sezon finalde İnter ile oynamış ve 2-0 kaybetmişti. Üçüncü sırada ise şimdilerde Antalyaspor’u çalıştıran geleceği parlak teknik adam Nuri Şahin var. Nuri, Jurgen Klopp önderliğinde harika bir sezon geçiren Borussia Dortmund ile 2012-2013 sezonunda final oynamıştı. Nuri finalde sonradan oyuna girdiği maçta, Bayern’e kaybetmekten kurtulamadı ve kupaya veda etmişti. Son olarak Şampiyonlar Ligi finali heyecanı yaşan futbolcu ise Arda Turan olmuştu. Arda, formunun zirvesinde olduğu dönemde takımı Atletico Madrid ile finale çıkmayı başarmıştı. Yarı final maçında Chealsea’ye de gol atmayı başaran Arda, final maçında sakatlığı nedeniyle forma giyememişti. Arda finalde forma giymiş olsaydı, Türkiye’de doğmuş ve Türk topraklarında yetişmiş Şampiyonlar Ligi’nde final oynayan ilk futbolcu olacaktı. Arda ve arkadaşları için bu final hayal kırıklığı ile bitti. Atletico finalde Real Madrid’e uzatma dakikalarında yediği gollerle 4-1 kaybetmişti.

Yazının Devamı

Spor Toto 1. Lig'de son hafta: İHTİMALLER DENİZİ

Spor Toto 1. Lig’de bu hafta son maçlar oynanırken, lig tam anlamıyla yangın yeri… Düşme potası ve play-off sıralamasında her şeyin kesinleşeceği bu son hafta, büyük heyecana sahne olacak. Spor Toto Süper Lig’e çıkabilmek için verilen play-off'a kalma mücadelesi ve bir alt lige düşmemek adına gösterilen çaba, bu hafta son bulacak. Bu heyecan dozu yüksek haftada biz futbolseverleri bir şölen bekliyor…

Zorlu bir sezonun son haftasına girmişken umutlar, hayaller, mutluluk ve hayal kırıklığı bir arada yaşanacak. Puan tablosunda oluşan durum ve takımların şansları o kadar birbirine yakın ki her an her şey olabilir. Düşme hattı yangın yeri, play-off potası adeta her ihtimale gebe… Oynanacak karşılaşmaların hepsi aynı saatte bugün 16:00’da başlayacak. Şehirlerinin, semtlerinin takımlarını destekleyen taraftarlar nefeslerini tuttu maç saatini bekliyor. Ben bir futbolsever olarak bir çocuk kadar heyecanlıyım açıkçası…

Gençlerbirliği, sıkıntılar yaşadığı sezonun son maçına, geçtiğimiz haftalarda bulduğu galibiyetlerle beraber nispeten rahat giriyor. Ankara temsilcisi oynadığı son 3 karşılaşmadan galibiyetle ayrılmayı başardığı için kendisini düşme hattının hemen üzerine atmayı başardı. 37 puanda 14. Sırada yer alan Gençler, düşme hattında 16. Sırada olan Altınordu’nun 3 puan önünde son haftaya girdi. Gençlerbirliği bu kritik haftada sezonu orta sıralarda bitirmeyi garantileyen Bandırmaspor’a konuk olacak. Kırmızı-siyahlılar, bu karşılaşmayı da kazanarak Altınordu maçına bakmaksızın ligde kalmak isteyecektir. Averaj olarak da Altınordu’nun üstünde olan Gençler, yakaladığı iyi formu devam ettirerek Bandırma deplasmanında 3 puanla sezonu noktalamak için mücadele edecek. Zorlu geçen sezonun son düzlüğünde teknik direktör Sinan Kaloğlu ile yakaladığı çıkış ile Gençlerbirliği sezonu düşme hattının üzerinde bitirecek gibi görünüyor. Bir Ankaralı olarak 100 yıllık Gençlerbirliği’nin önümüzdeki sezon bu ihtimalleri hiç konuşmayacağını ve ligde üst sıralar için mücadele vereceğini temenni ediyorum…

Yazının Devamı

Avrupa’da İtalyan Modası

Avrupa’nın en prestijli kupalarının hepsinde finalist çıkaran İtalyanlar bu sezona damga vurdu. Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi ve Konferans Ligi organizasyonlarının üçünün de finalinde birer İtalyan var…

İtalyan futbolu son dönemlerde eski ihtişamından uzak kalmıştı. 2018 ve 2022 Dünya Kupası’nda gruplara kalamayan İtalyanlar büyük şok yaşamıştı. 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda şampiyon olsalar da 2018 ve 2022’de Dünya Kupası gruplarına bile kalamamaları büyük şaşkınlık yaratmıştı. Lig kalitelerinin de yakın geçmişte İngiltere Premier Lig’in altında kalması İtalyanlar için can sıkıcı bir durumdu. Aslında bu sezon da İtalyan basınına yansıyan ve sonradan bu konuda yaptırımlar bile gerçekleşen şike ve teşvik skandalları İtalyan futbolu için negatif gelişmeler olarak hafızalarda yer etti. Transferde usulsüzlük iddiaları çizmede bir hayli yankı uyandırmıştı. İtalyan futbolu için çok da iyi geçmeyen bu yakın geçmiş yerini tekrardan güzel günlere bırakacak gibi görünüyor. Bu sezon İtalya SeriA Ligi’nde oynanan futbolun kalitesi ve görev yapan teknik adamların futbol anlayışları İtalyan futbol takımlarını yeniden olumlu etkilemiş gibi görünüyor. Şampiyonlar Ligi’nde finale kalan İnter, Avrupa Ligi finalisti Roma ve Konferans Ligi’nde kupaya son bir adımı kalan Fiorentina… Bir ülke futbolu için bu 3 önemli turnuvada finale kalan 3 takım büyük önem taşıyor. Finalde kaç takım mutlu sona ulaşacak izleyip göreceğiz. Ancak bu 3 takımın finalde olması İtalyan futbolunun geleceği için çok önemli. Milli takımlar düzeyinde ilk hedefi Almanya 2024 Avrupa Şampiyonası olan İtalya, aslında takımlarının bu olumlu yükselişi ile gözdağı veriyor…

İnter Şampiyonlar Ligi serüvenine hiç de kolay olmayan bir grup aşaması ile başladı. Milano ekibi C gurubunda Bayern Munih, Barcelona ve Victoria Plzen ile mücadele etti. Bu zorlu guruptan Bayern Münih’in arkasından 10 puan ile 2. Çıkan İtalya temsilcisi, son 16 turunda Porto ile eşleşti. Porto eşleşmesinden toplamda 1-0’lık üstünlükle ayrıldı. Çeyrek finalde rakip bir başka Portekiz temsilcisi Benfica oldu. Bu tur çok gollü bir eşleşmeye sahne oldu ve İnter bu engeli de 5-3’lük sonuçla geçti. Yarı finalde bir başka İtalyan ekibi Milan ile eşleşen İnter, ezeli rakibini iki maçta da yenerek toplamda 3-0 üstünlükle final kapısını açtı. Hakan Çalhanoğlu ve arkadaşları İstanbul’da oynanacak final için bu zorlu yolu büyük bir başarıyla yürüdü. İstanbul finalinde rakip ise Man.City. Bakalım İnter’in Şampiyonlar Ligi masalı mutlu sonla bitecek mi?

Yazının Devamı

Gençlerbirliği-Sakaryaspor: Son düzlük...

Gençlerbirliği bu akşam Eryaman Stadyumu’nda önemli bir maça çıkıyor… Ankara temsilcisi kendini düşme hattının hemen üzerine atmayı başarsa da kalan maçlar hayati önem taşıyor. Yine böyle önemli bir akşamda Gençlerbirliği ligde 3. Sırada bulunan rakibi Sakaryaspor’u ağırlayacak.

Gençlerbirliği, son 2 karşılaşmada aldığı galibiyetlerle adete nefes aldı. Bu 2 maçta önce Ankara’da Bodrumspor’u sonra Bursa’da Erzurumspor’u devirmeyi başardı. Bu maçlardan alınan 6 puan Gençlerbirliği’ni düşme hattının hemen 1 puan üzerine, 14. sıraya yükseltti. Bu karşılaşmadan alınan galibiyetler matematiksel olarak Gençlerbirliği’ni rahatlatsa da tehlike tamamen geçmiş değil. Gençlerbirliği için bu alınan galibiyetler camianın birliği beraberliği ve takımın öz güveni için çok yararlı oldu. Koca çınar, bu iki galibiyetle beraber taraftar, yönetim ve takım olarak daha da kenetlenerek özgüven kazandı. Sinan Kaloğlu önderliğinde kalan iki maçı da kazanarak, Spor Toto 1. Lig’de kalmak, Gençlerbirliği için çok önemli. Şimdi ise sıradaki rakip Sakaryaspor…

Ankara Eryaman Stadyumu bu akşam önemli bir mücadeleye ev sahipliği yapacak. Ankara’nın 100 yıllık kulübü Gençlerbirliği, formda girdiği son 2 haftada, kazanarak devam etmek istiyor. Ligde kalmak için her puanın önemli olduğu virajda, rakip Sakaryaspor… Sakaryaspor Spor Toto Süper Lig’de 3. Sırada bulunuyor. Genel olarak iyi bir sezon geçiren Sakaryaspor’un, paly-off potasına kalması kesin gibi görünüyor. Sıralamada 2. Sırada bulunan ve sezonu bu sıralama ile tamamlarsa direkt olarak Süper Lig’e yükselecek olan Rizespor ile Sakarya temsilcisi arasında ise 4 puan var… Taner Taşkın ve öğrencileri sezonu 3. sırada tamamlayarak play-off mücadelesi vermeye hazırlanıyor. Sakaryaspor’da eski bir Gençlerbirliği oyuncusu olan Dmytro Grechyshkin’in de bu maçta sahada olması bekleniyor. Tüm bunlar göz önüne alındığında Gençlerbirliği’ni bu akşam zor ama imkansız olmaktan uzak bir karşılaşma bekliyor. Son bir istatistik daha vereceğim. Sakaryaspor deplasmanda oynadığı son 2 karşılaşmayı kazanamadı. Sakarya temsilcisi, son olarak deplasmanda Rizespor ve Bandırmaspor’a konuk olmuştu…

Yazının Devamı

2023-2024 sezonunda kulüplerimizin Avrupa kupaları haritası

2022-2023 sezonunun sonuna doğru gelirken, şampiyonluk yarışı herkesin nefesini kesiyor. Ligin bitimine 5 hafta kalmışken önümüzdeki sezon Avrupa arenasında bizi temsil edecek takımlarımız kaç ön eleme oynayacak, sıralamalara göre hangi sıradaki takımlar hangi turnuvaya katılacak, ligimizden kaç takım Avrupa kupalarında bizi temsil edecek gelin bir bakalım…

Son yıllarda UEFA Ülke sıralamamızdaki düşüş nedeniyle önümüzdeki sezon Avrupa sahnesine eskisi kadar fazla takım gönderemeyeceğiz. Ülke futbolu olarak en sorunlu olduğumuz nokta Avrupa kupaları için yapılan turnuvalarda sürekliliğimizin olmaması ve takımlarımızın Avrupa’da kendilerini gösterememesi… Milli takımlar düzeyinde de verimli geçmeyen yakın geçmişimiz 2023-2024 sezonunda Avrupa kupalarına göndereceğimiz takım sayısını olumsuz etkiledi.

Dünya futbolunun en prestijli turnuvalarından biri olan Şampiyonlar Ligi, gerek turnuvaya katılımda takımlara verilen ücret gerekse turnuvanın içerisinde başarı durumuna göre ödenen paralar konusunda takımlarımız için çok önemli. Şampiyonlar Ligi’nin prestiji ayrıca orada sahne alan takımlarımızın imajını da oldukça olumlu etkileyecek. Transfer edilecek oyuncular açısından da katkı sağlayacak ve takımın elini güçlendirecek olan bu turnuvaya ilerleyen süreçte temsilcilerimizin daha sık katılacak olması devamlılık açısından büyük önem taşıyor. 2023-2024 sezonunda ülkemizi temsil etmek için mücadele edecek takımımızın gruplara kadar aşması gereken etaplar var. Bu sezon Spor Toto Süper Lig’i şampiyon olarak bitiren takım, Şampiyonlar Ligi macerasına 1. Ön eleme etabı ile başlayacak. Geçmişte şampiyon takımımız Şampiyonlar Ligi mücadelesine direkt grup aşamasında başlıyordu. Turnuvaya 1. Ön eleme turundan başlayacak temsilcimizi grup aşamasına gelebilmek için uzun bir yol bekliyor… Toplamda 3 eleme turu oynayacak temsilcimizin, bu eleme etabından sonra play-off turunu da geçmesi gerekecek. Temsilcimiz, bu uzun ve meşakkatli yolun sonunda tüm etapları geçerse grup aşamasına katılmaya hak kazanacak.

Yazının Devamı

Hayallerin bu sezon ki konumu: İstanbul Olimpiyat Stadyumu

UEFA Şampiyonlar Ligi’nde yarıl final heyecanı bugün oynanacak dev karşılaşma ile başlıyor. Bu akşam İspanyol devi Real Madrid evinde İngiliz ekibi Manchester City’i ağırlıyor.

Santiago Bernebeu’da bu akşam bizleri bir futbol şöleni bekliyor. Bir tarafta Şampiyonlar Ligi’ni defalarca kazanan Real Madrid, diğer tarafta Pep Guardiola’nın Manchester City’si… İstanbul’daki finalde sahada olmak isteyen iki dev takım bu akşam kozlarını paylaşacak.

Daha önce Man.City özelinde yazdığım yazımda da belirtmiştim, Real Madrid bir bölüm sonu canavarı. Şartlar ne olursa olsun, Real Madrid hangi konumda olursa olsun konu Şampiyonlar Ligi ise Real Madrid kazanmanın bir yolunu bulur… Bu turnuvayı en çok kazanan takım olan Real Madrid, bugünde final için zorlu bir sınav verecek. Ancelotti ve öğrencileri, kimilerine göre şu an dünyadaki en formda ve başarılı takımıyla yani Manchester City ile karşılaşacak. Evindeki ilk maçta avantaj elde etmek isteyen Real Madrid, İstanbul’daki final rüyası için kazanmanın peşinde. Madrid temsilcisi çok zor bir sınav verecek ancak Real Madrid en çok böyle hikayeleri sever… Ne zaman ‘’Real Madrid’i yenebiliriz veya Real Madrid’in zayıf yanını buldum’’ derseniz Real Madrid sizi o zaman yenmeye daha yakın olur…

Yazının Devamı

Gençlerbirliği’nden 100 yıllık galibiyet

Gençlerbirliği Spor Toto 1. Lig’in 36. haftasında Bursa’da Erzurumspor ile önemli bir maça çıktı. Kırmızı-siyahlı ekip, Bursa Büyükşehir Belediye Stadyumu’ndaki karşılaşmayı 1-0 kazanarak önemli bir 3 puan aldı.

Gençlerbirliği, iyi geçirmediği sezonda bugün Erzurumspor’u yenerek uzun bir aradan sonra puan tablosunda kendisini düşme hattının üzerine attı. Geçen sene İlhan Cavcav sezonunda Spor Toto Süper Lig’den bir alt lige düşen Gençler, Cumhuriyet’in ve kendisinin 100. yılında 1. Lig’de kalmanın peşinde.

Gençlerbirliği, Erzurumspor karşısında iyi bir oyunla 3 puanı almayı başardı. Ankara temsilcisi Bursa’da oynanan karşılaşmada attığı golün yanı sıra birçok pozisyon yakaladı. Ceza sahası içinden fazlaca şut fırsatı bulan Gençlerbirliği, 45+3’te Buğra Çağıran’ın penaltıdan kaydettiği golle karşılaşmadan galip ayrıldı. Gençlerbirliği, ikinci yarının 61. dakikasında Erzurumsporlu oyuncu Estrela’nın ikinci sarı kartla oyundan atılmasının ardından fazla adamla oynama avantajını da ele geçirdi. Gençlerbirliği kalan dakikalarda kalesini pozisyona ve gole kapatmayı başararak sahadan kazanarak ayrıldı. Galibiyette bir parantez de Gençlerbirliği taraftarına açmak gerek. Ankara’dan takımlarını desteklemek için giden ve Bursa’da yaşayan Ankaralılar bugün kendilerine ayırılan koltukları doldurdu. Gençlerbirliği 100. Yılda hiç olmadığı kadar kenetlenmeye ihtiyaç duyuyor. Taraftar da bu duruma asla kayıtsız kalmıyor ve Gençlerbirliği’ni desteklemeye devam ediyor.

Yazının Devamı

1.Lig’de ve 2. Lig’de kader haftaları

Spor Toto 1. Lig ve TFF 2. Lig’de son 3 hafta mesaisi başlıyor… Bir üst lige yükselecekler, hayallerine veda edeceklerin belirleneceği kritik maçlar öncesi heyecan dorukta…

Ligde şampiyonluğunu ilan eden YılportSamsunspor’unardından Süper Lig’e yükselecek ikinci ekip olmak için özellikle Çaykur Rizespor ve Pendikspor mücadele ediyor.

Birer maçları fazla 59’ar puanlı Sakaryaspor ile Eyüpspor’un yanı sıra 57 puanlı Göztepe ve 55 puana sahip Bodrumspor, son 3 haftada play-off barajında yer alıyor. Bu takımların takipçileri Manisa FK, BeyçimentoBandırmaspor ve Ankara Keçiörengücüde play-off şansını sonuna kadar zorlayacak.

Yazının Devamı

Beşiktaş: 3 - Galatasaray: 1 / Şah ve mat...

Şampiyonluk yarışını yakından ilgilendiren Beşiktaş-Galatasaray derbisi Dolmabahçe’de oynandı. Muhteşem bir atmosfer, stres seviyesi üst düzey bir derbi. Galibiyeti alan takımın çok şey kazanacağı bir maç…

Beşiktaş bu mücadeleden harika bir planla galip çıkan taraf oldu. Galatasaray ise hala lider konumda olsa da rakipleri yakın takibi sürdürüyor. Beşiktaş’ın kazanması ile beraber ligimizde tüm dengeler değişti. 3 iştahlı takım, Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş. Galatasaray şampiyonluk için halen daha en önemli aday gibi görünse de futbol bu sağı solu hiç belli olmaz…

Derbiye biraz da Şenol Güneş ve Okan Buruk penceresinden bakmak gerektiğini düşünüyorum. Okan Buruk bu sezon oyun olarak neredeyse tüm teknik adamlara üstün gelmişti. Bu maç özelinde baktığımda ise Şenol Güneş karşısında tam anlamıyla ‘’şah ve mat” oldu. Şenol Güneş, özellikle oyunu Toreira üzerinden kuran Galatasaray’a o fırsatı neredeyse hiç tanımadı. Galatasaray geriden oyun kurduğu sırada ön alanda harika bir saha yayılımıyla topu merkezden oyuna sokmasına hiç izin vermedi. Siya-beyazlı ekip sadece Toreira bağlantısını kesmekle kalmadı, Galatasaray’ı topu oyuna sokarken genelde Abdülkerim üzerinden kurmaya yönlendirdi. Abdülkerim Bardakcı oyun kurulumu konusunda Nelsson’a göre daha zayıf halka olduğundan onun topla buluşmasına izin verdi Beşiktaş. Abdülkerim’in de basit paslarla topu 2. bölgeye atabileceği pas opsiyonları kapalı olduğundan genelde topla dribling yapmak ya da uzun oynamak zorunda kaldı. Bu durum çoğunlukla Beşiktaş’ın tehlike yaşamadan topa sahip olmasıyla sonuçlandı. Tüm bu senaryoda Galatasaray ve Okan Buruk’un çaresiz kalmasının en büyük sebeplerinden biri de Oliveira oldu. Oliveira oyunda kaldığı süre boyunca hiç maça giremedi. Aslında Galatasaray’ı kendi savunma bölgesinden çıkarabilecek meziyetlere sahip en önemli isim Oliveira diyebiliriz. Bu kadar sıkışık ve baskı altında kalan Galatasaray’ı atacağı uzun toplar ve derinlemesine paslarla rahatlatabilirdi. Ancak o da hiç gününde değildi. Tüm bu pres ve savunma kurgusunu hatasız işleten Beşiktaş meyvesini fazlasıyla aldı. Bu durumu açıkça gösteren bir istatistik dikkatimi çekti. Beşiktaş, İcardi’nin attığı gol ile beraber sadece 2 kez ceza sahasından şut şansı verdi Galatasaray’a. Okan Buruk ise tüm bu olanlara bir çözüm üretemedi. İlk yarı bittiğinde düşündüğüm ilk şey en azından Oliveira’nın ikinci yarıda sahada olmayacağıydı. Sahadaki genel görüntüsü, bir türlü sorumluluk alamayışı ve Beşiktaş orta sahasının Oliveira üzerinde kurduğu üstünlükten dolayı çıkması gerektiğini düşünmüştüm. Okan hocanın onu oyundan alarak daha farklı profilde bir hamleyle B planını devreye sokmasını bekliyordum. Ancak öyle olmadı, Galatasaray ikinci yarıda sahaya aynı 11’le çıktı. Oyun planı olarak da pek bir değişiklik yoktu. Dakikalar 58’i gösterdiğinde Oliveira’nın büyük hatasında Hadziahmetovic topu ağlara gönderdi. Çok geçmeden hem Oliviera hem Mertens oyundan alınsa da Okan Buruk sahanın içindeki Beşiktaş dominasyonuna çare bulamadı.

Yazının Devamı

Ankara’nın Halkbank ve Ziraat Bankkart gururu

Uzun süredir ülke voleyboluna önemli katkıları olan Ankara; Cumhuriyet’in 100. Yılı’nda da özel bir final heyecanı yaşayacak. Sezon boyunca gösterdikleri başarı ile rakiplerini geride bırakan Halkbank ile Ziraat Bankkart, AXA Sigorta Efeler Ligi Play-Off finalinde karşı karşıya gelecek. Halkbank, güçlü Arkas Spor’u yarı finalde elerken; Ziraat Bankkart ise Fenerbahçe’yi eleyerek adını finale yazdırdı.

İki ekibi de iki yıldır gösterdikleri final başarısından dolayı kutluyor ve başarı diliyoruz.

Şimdi sıra Ankaralı voleybolseverlerde. 2 Mayıs Salı günü başlayacak seride kupa yine Ankara’da kalacak. Kazanan Ankara ve iki önemli kurumumuz olacak.

Yazının Devamı

Türk Telekom’a ve Ankara’ya çok yakışacak kupa

7Days Avrupa Kupası yarı finalinde Türk Telekom, Ukrayna’nın Prometey takımını 76-74 yenerek finale yükseldi. Başkent temsilcisi, kupayı kazanması durumunda gelecek sezon doğrudan THY Avrupa Ligi’nde yer alacak.

Türk Telekom, 7Days Avrupa Kupası macerasını bir puzzle gibi parça parça birleştirerek finale kadar getirdi. Puzzle yapmak hepimizin bildiği gibi sabır, mücadele, emek ve odaklanma gerektiren bir iştir. Tam olarak Türk Telekom’da bu mentalite ile kendisini finale kadar getirdi. Koç Erdem Can’ın önderliğinde harika bir sezon geçiren Türk Telekom, bu sezonu 7Days Avrupa Kupası’nı kazanarak taçlandırmak istiyor.

Türk Telekom Basketbol Takımı, 7Days Avrupa Kupası finalinde İspanya’nın Gran Canaria takımıyla eşleşti. İspanya temsilcileri arasında oynanan yarı final maçında Gran Canaria, sahasında Joventut Badalona’yı 89-86 mağlup ederek finale çıktı. Final karşılaşması 3 Mayıs’ta Gran Canaria’nın ev sahipliğinde oynanacak. Tarihinde ilk kez Avrupa kupalarında finale yükselen Türk Telekom, Gran Canaria ile grupta oynadığı iki maçı da kaybetmişti. Gran Canaria ayrıca son 16 turunda Frutti Extra Bursaspor’u elemişti.

Yazının Devamı

Arda Turan, gurur mu olacak, buruk mu kalacak?

Türk futbolunun marka isimlerinden olan Arda Turan, yeni bir maceraya başladı. 2000’li yılların başından itibaren Türk futbolunda adından sürekli bahsettiğimiz, başarıları ile gururlandığımız, bazen kızdığımız bazen üzüldüğümüz Arda Turan…

İstanbul Bayrampaşa sokaklarından, İspanya Madrid’e oradan Barcelona’ya uzanan bir peri masalı yaşadı Arda. Bu masala biz Türk futbolseverler de başından beri en ön koltuktan şahitlik ettik. Öz kaynaklarımızdan yetişen bir Türk genci bizleri gururlandırmakla kalmadı, gelecek nesiller için umut oldu. Bir Türk futbolcunun, sokaklardan gelip Dünya’nın en iyi kulüplerinde futbol oynayabileceğini bir kez daha hepimize hatırlattı. Hayatın tam içinden bir hikayenin her zaman mükemmel gitmesi imkansız elbette. Arda 2016 Avrupa Şampiyonası’nda yaşanan krizlerle beraber kendisine duyulan sempati ve sevgiyi büyük oranda kaybetti. Gündeme magazinsel olaylarla gelmesi, formsuz geçirilen sezonlar, duygularına yenik düşerek yaptığı açıklamalar… Türk halkı onu ne kadar sevdiyse bu süreçte de bir o kadar Arda’ya kızdı ve tepki gösterdi. Hayat zaten böyle değil mi? Elbette bir yerde herkes tökezleyip düşecek. Elbette bir baba evladına hatalı olduğu zaman kızıp sinirlenecek. Arda Turan, kendi hikayesi için yeni bir sayfa açtı ve artık teknik direktör koltuğuna oturmaya karar verdi. Bakalım bu macerası futbolculuk kariyeri kadar başarılı geçecek mi?

HOCALARININ ETKİSİ

Yazının Devamı

Fenerbahçe için zor; Ankaragücü için mümkün

Süper Lig’de geçen hafta İstanbulspor’u yenen MKE Ankaragücü için önemli bir maçtı Fenerbahçe mücadelesi. Zira; İstanbulspor’un Başakşehir’i yenmesiyle Ankaragücü için Kadıköy’de puan daha kıymetli bir hâl almıştı; olmadı!..

Maça iyi başlayan, dakikalar ilerledikçe ayakta kalan MKE Ankaragücü, gücünü Fenerbahçe’ye hissettirdi. Hem ikili mücadeleler hem de oyun anlamında iyi bir görüntü sergileyen başkent ekibi geç de olsa 81. dakikada Ali Sowe ile golünü buldu. 3 dakika sonra tartışmalı bir kararla penaltı kazanan Fenerbahçe önce beraberliği buldu; yine tartışmalı bir kararla 10 dakika uzayan maçta 90+6’da da İstanbul ekibi galibiyete uzandı…

‘VAR’ NEDEN VAR? VARSA NEREDE?

Yazının Devamı

Manchester City-Bayern Münih: İpucu

Manchester City; Şampiyonlar Ligi Çeyrek Final ilk maçında Bayern Münih’i ağırladı. Adeta erken final tadında geçen maç, biz futbolseverlere resital yaşattı. Devlerin mücadelesinde ilk maçı kazanan Pep Guardiola ve ekibi oldu.

City, Pep göreve geldiğinden beri çok iyi sezonlar yaşadı, domine ettikleri maçlar ve rekorlarla dikkat çekti. Ancak bir eksik var. O eksik devlerin arenası yani Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu… Maviler çok büyük bütçeyle, dünya yıldızlarıyla ve çoğu insana göre aktif en iyi teknik adamlardan biriyle bile bu hayali gerçekleştiremedi. 2020-2021 sezonunda bir fragman yaşadı City. Ancak o finalde Chelsea’ye kupayı kaybetti. Geçen sene ise bölüm sonu canavarı Real Madrid’e yarı finalde kaybetmişlerdi. Artık zamanı geldi mi? Sahada mavi formayı üstüne giyip, buraları fazlasıyla oynamış futbolcularla beraber, şeytanın bacağı kırılacak mı? Bayern Münih maçı öncesi bu karşılaşmanın İstanbul’da kaldırılacak kupa için önemli ipuçları vereceğini düşündüm.

MAN.CİTY O İPUCUYU BANA VERDİ

Yazının Devamı

Fenerbahçe taraftarı ve Jesus…

Cumhuriyet’in 100. Yılı’na mutlak şampiyonluk parolasıyla iddialı bir giriş yapan; bu sezona ayrı bir önem veren Fenerbahçe, lider Galatasaray’ın 6 puan gerisinde olmasına rağmen gergin günler yaşıyor. Yıllarca Kadıköy’de ezeli rakiplerine kaybetmeyen Fenerbahçe’nin özellikle evinde aldığı yenilgiler taraftarı mutsuz etti. Hem oynanan futbol hem de alınan skora taraftar doğal olarak bir tepki gösterdi.

Fenerbahçe dün de VavaCars Fatih Karagümrük’ü eleştirilen bir oyunla 2-1 mağlup etti. Alınan galibiyetle şampiyonluk iddiasını sürdüren Fenerbahçe’de geceye bu kez teknik patron Jorge Jesus damga vurdu.

GÖZÜMDE BİR DEĞERİ YOK!

Yazının Devamı

Ankaragücü ve Tolunay Kafkas

MKE Ankaragücü, büyük umutlarla başladığı Süper Lig’de inişli-çıkışlı bir grafik sergiliyor.

Teknik direktörlük koltuğunda yaşanan değişimlerin de bunda etkili olduğunu düşünüyorum.

Sezona Mustafa Dalcı ile başlayan sarı-lacivertliler, gelmeyen galibiyetin ardından teknik patronluk için Ömer Erdoğan ile anlaştı. Beklenen istikrarın bir türlü gelmemesi sonrası tartışılan iki karar peş peşe geldi… Önce Sedat Ağçay’a bu göreve getiren yönetim, kısa sürede Türk futbolunun son dönemde en çok tartışılan ismi olan Tolunay Kafkas tercihinde bulundu.

Yazının Devamı

TFF ve Altyapı Devrimi

Tük futbolu altyapı planlaması, genç oyuncu gelişimi ve tesis yapılanması konusunda devrim niteliğinde bir süreç yaşıyor. Türk futbolunda, genç oyuncu gelişim sürecini sürdürülebilir hale getirmek için yapılan imza töreni ile bir anlaşma sağlandı. Belçika merkezli Double Pass firması ile geleceğe dönük önemli bir anlaşma yapan Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), yıllardır ülke futbolunun kanayan yarası için harekete geçti. “Futbol Akademileri” projesi, uzun yıllardır herkesin dilinde olan ancak bir türlü harekete geçilmeyen “altyapı ve tesisleşme” sorunu için somut adımı attı.

EKONOMİK DARBOĞAZ…

Türk futbolu uzun zamandır ekonomik olarak darboğazda. Yıllardır kendi öz kaynaklarımızdan yararlanılması gerektiği gerçeği tüm çevrelerce konuşuluyor. Kısa süreli başarılar ve anlık çözümler denizinde her gün daha dibe giden Türk futbolu ‘boğuluyor’. Halının altına süpürerek sorunlardan kurtulabileceğimizi düşündüğümüz süreç, bu proje ile son bulabilir. Ekonomik olarak yanlış yatırımlar yapan kulüplerimiz azımsanmayacak kadarı borç batağında. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, imza töreninde bu konuya şu sözleriyle değindi: “Kalıcı bir başarı istiyorsak sürdürülebilir bir futbol ekosistemi oluşturmak zorundayız. Kulüplerin de bunu içselleştirip, altyapı yatırımları yapması gerekiyor. Kulüpler ekonomik olarak zor durumda. Borçlar 25 milyarı geçiyor. Faizlerle birlikte bu rakam 2 katına çıkıyor. İşte bu yüzden bu proje kritik bir öneme sahip.”

Yazının Devamı