Rahim ağzı kanseri dünya genelinde kadınlarda en sık görülen kanser türü!
Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre, rahim ağzı kanseri dünya genelinde kadınlarda en sık görülen kanser türleri arasında yer alıyor. Ancak düzenli smear testi ve HPV taramaları sayesinde bu kanser türü büyük ölçüde önlenebiliyor.

Her yıl Ocak ayı, kadın sağlığı açısından büyük bir öneme sahip olan Rahim Ağzı Kanseri Farkındalık Ayı olarak kutlanıyor. Her yıl Ocak ayı, rahim ağzı kanserine dikkat çekmek ve farkındalığı artırmak amacıyla "Rahim Ağzı Kanseri Farkındalık Ayı"nda etkinlikler düzenleniyor.
Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre, rahim ağzı kanseri dünya genelinde kadınlarda en sık görülen kanser türleri arasında yer alıyor. Ancak düzenli smear testi ve HPV taramaları sayesinde bu kanser türü büyük ölçüde önlenebiliyor.
DSÖ, rahim ağzı (serviks) kanserinin küresel çapta kadın sağlığını tehdit eden ciddi bir hastalık olduğuna dikkat çekiyor. DSÖ’nün paylaştığı verilere göre, her yıl dünya genelinde yaklaşık 600 bin yeni rahim ağzı kanseri vakası tespit ediliyor ve bu hastalık nedeniyle 300 binden fazla kadın hayatını kaybediyor.
Uzmanlar, erken teşhisin önemine vurgu yaparak düzenli taramaların ve HPV (Human Papilloma Virüsü) aşısının kanserin önlenmesinde etkili olduğunu belirtiyor.
HPV EN BÜYÜK RİSK FAKTÖRÜ
Rahim ağzı kanseri vakalarının büyük bir kısmı, insan papilloma virüsü (HPV) enfeksiyonuyla bağlantılı. HPV, cinsel yolla bulaşan en yaygın enfeksiyonlardan biri olup, özellikle rahim ağzındaki hücrelerde kanser öncesi değişimlere neden olabiliyor.
Uzmanlar "Rahim ağzı kanseri erken dönemde belirti vermeyebilir. Bu nedenle 21 yaşından itibaren düzenli olarak smear testi yapılması ve 30 yaşından itibaren HPV testinin de eklenmesi çok önemlidir. Ayrıca HPV aşısı, özellikle genç yaşlarda uygulandığında rahim ağzı kanseri riskini büyük ölçüde azaltıyor." dedi.
HPV AŞISI VE TARAMALAR HAYATİ ÖNEME SAHİP
HPV aşısının kadınlarda rahim ağzı kanseri riskini yüzde 90’a kadar azaltabileceğini ifade eden uzmanlar, aşının hem kadınlara hem de erkeklere önerildiğini belirtti. Aşının, cinsel aktif döneme başlamadan önce uygulanması daha etkili sonuçlar sağlıyor.
BELİRTİLER VE RİSK FAKTÖRLERİNE DİKKAT
Rahim ağzı kanserinin erken dönemde belirti vermese de ilerleyen evrelerde düzensiz vajinal kanama, cinsel ilişki sonrası kanama ve pelvik ağrı gibi şikayetlerle kendini gösterebileceğini söyleyen uzmanlar, risk faktörleri arasında erken yaşta cinsel ilişkiye başlama, çok eşlilik, sigara kullanımı ve bağışıklık sisteminin zayıflığını sıralıyor.
ÖNLENEBİLİR BİR HASTALIK
Uzmanlar, rahim ağzı kanserinin önlenebilir bir hastalık olduğuna vurgu yapıyor. HPV aşısı ve düzenli tarama programları sayesinde kanserin erken dönemde tespit edilebileceği ve ölüm oranlarının önemli ölçüde azaltılabileceği belirtiliyor.
Pap smear ve HPV testleri gibi tarama yöntemleri, rahim ağzı kanserinin erken teşhisi için hayati önem taşıyor. Uzmanlar, özellikle 30-65 yaş aralığındaki kadınların düzenli olarak bu testleri yaptırmasının, hastalığın erken aşamalarda teşhis edilip tedavi edilme şansını artırdığını ifade ediyor.
DSÖ'NÜN HEDEFİ: 2030’A KADAR KANSERE BAĞLI ÖLÜMLERİ AZALTMAK
DSÖ, rahim ağzı kanseriyle mücadele için 2030 yılına kadar aşılama, tarama ve tedavi oranlarını artırmayı hedefliyor. Bu kapsamda, 15 yaş altı kız çocuklarının yüzde 90’ının HPV aşısı olması, kadınların yüzde 70’inin tarama hizmetlerine erişmesi ve teşhis konulan hastaların yüzde 90’ının uygun tedaviye ulaşması amaçlanıyor.