Nafaka borcuna ayar! Kadınları bundan sonra ne bekliyor? Hukukçu isim tek tek açıkladı
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, nafaka borcunu ödemeyenlere verilen hapis cezalarına “üst sınır” getirileceğini açıkladı. Yeni düzenleme Meclis’e geliyor. Peki, kadınları ne bekliyor
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yeni yargı paketinde nafaka borçlarını ödemeyenlere uygulanan tazyik hapsine “üst sınır” getirileceğini duyurdu.
Uzun süredir kamuoyunda tartışılan süresiz nafaka uygulaması ve boşanma davalarının süresine ilişkin çalışmalar kapsamında hazırlanan taslakta önemli değişiklikler yer alıyor.
NAFAKA BORCUNA TEK SEFERLİK HAPİS DÖNEMİ

Türkiye gazetesinin haberine göre, Adalet Bakanlığının hazırladığı düzenleme, nafakasını ödemediği gerekçesiyle hapis cezasına çarptırılan kişilerin aynı borç için ikinci kez cezalandırılmasının önüne geçmeyi amaçlıyor. Buna göre, nafaka borcunu ödeyemeyen kişiye verilen toplam tazyik hapsi bir yılı aşamayacak.
Kadınların mağdur edilmemesi şartıyla süresiz nafaka uygulamasının da kaldırılması planlanıyor. Taslağın kısa süre içinde Meclis gündemine sunulması bekleniyor.
"ERKEK EGEMEN DÜZENİN PEKİŞTİRİLMESİNDEN BAŞKA ANLAM TAŞIMIYOR"

Konuyla ilgili Yeni Ankara'ya değerlendirmelerde bulunan Avukat Ceren Kalay Eken, bu durumun meydana getirebileceği risklere dikkat çekti.
Eken, “Zaten kadınlar mağdur. Hem öldürülüyorlar hem de çocuk bakımı tek başlarına onlara yükleniyor. Buna rağmen aldıkları üç kuruş nafakaya dair ‘düzenleme getireceğiz’ demek, erkek egemen düzenin daha da pekiştirilmesinden başka bir anlam taşımıyor” dedi.
"KADINLARIN YAŞAM HAKKI YERİNE ERKEKLERİN EKONOMİSİNİ KONUŞUYORUZ"

Hukuki yorum yapmanın her geçen gün zorlaştığını belirten Eken, “Her gün en az bir kadının öldürüldüğü bir ülkede kadınların yaşam hakkı yerine erkeklerin ekonomisini konuşmak zorunda bırakılıyoruz. Bu açık bir devlet tercihidir” ifadelerini kullandı.
"KADINLARIN EKONOMİK OLARAK DAHA DA MAĞDUR EDİLMESİ ANLAMINA GELİR"
Eken, “süresiz nafaka” söyleminin de gerçeği yansıtmadığını vurguladı:
“Türkiye’de süresiz nafaka diye bir uygulama yok. Hakim takdirine bağlı olarak nafaka kaldırılabiliyor veya süreli kararlar verilebiliyor. ‘Süresiz nafakayı bitiriyoruz’ demek, hakimin takdir yetkisini sınırlamak ve kadınların ekonomik olarak daha da mağdur edilmesi anlamına gelir.”
Sürekli erkeklerin lehine düzenlemeler yapılmasının sistematik bir tercih olduğunu dile getiren Eken, şunları söyledi:
“Hayatın bakım yükü, çocukların büyütülmesi ve ev içi emek hâlâ kadınların omzunda. Boşanan erkeklerin büyük kısmı çok cüzi bir ödeme ile ebeveynlik görevini yerine getirdiğini iddia ediyor. Bu alanda yeni kolaylıklar getirmek, kadınların altında ezildiği yükü artırmak demektir.”
"VATANDAŞIN ADALETE GÜVENİ HİÇ OLMADIĞI KADAR DÜŞÜK"

Yargı süreçlerine ilişkin de eleştirilerde bulunan Eken, boşanma davalarının sürelerini kısaltmak için yapılacak düzenlemelerin gerçekçi olması gerektiğini söyledi:
"Yıllar süren boşanma davalarının sürelerini kısaltmak istiyorsak öncelikle izinli hakimlerin yerine bakan hakimlerin 6 ay dosyayı ertelemelerinin önüne geçecek, yargı sistemini hızlandıracak düzenlemelere odaklanmak lazım.
Uygulayıcıları hiç dinlemeden yapılan yasa değişiklikleri yargılama süresini kısaltmadığı gibi aksine daha da kötü hale getiriyor. Ceza yargılamasında basit yargılama usulü getirildi aynı iddia ile. Hakim önüne 3-5 ayda çıkarken, taraflar şimdi kâğıt üzerinde verilen karara dair bir süre belirlenmediği için 2 yıl sonra hakim önüne çıkıyorlar, aksine sistem kilitlendi. Vatandaşların adalet sistemine güveni ülkemizde hiç olmadığı kadar düşmüş durumda. Gerçekçi olup, barolarla, sivil toplumla bir araya gelerek sahadaki gerçek problemleri inceleyerek yasa yapılmadığı müddetçe bu yargı paketlerinden iyi bir gelecek çıkması imkansız görünüyor."
NOT: Görseller yapay zekâ programı aracılığı ile oluşturulmuştur.